MUAMMER Karaca, tok sözlü, doğru görüşlü, «cesur» konuşan bir aktördür. Kimseleri beğenmez. Hatta, kendisi için «aktör» sıfatını kullananlara bile kızar. Yıllar önce, bir Anadolu turnesinde Adana'ya uğrar. Oyuncularından biri hastalanır. Adana Halkevi'nde, önce dekorcu, sonra oyuncu olarak sahneye çıkmış Ali Şen adında, 30 yaşında birini tavsiye ederler. Rolü kısaca anlatılır. Ali Şen dinler, dinler, «Peki üstadım,» der. Muammer içinden «eyvah, bu gece rezil olacağız,» diye düşünür. Fakat karşılıklı oynarken Ali Şen, Karaca'ya öyle espri yapma fırsatları hazırlar ki, Muammer Karaca, oyundan sonra onun boynuna sarılır: -«Ali Şen, İstanbul'a gel. Kendilerine aktör diyenler, sahnede seni görsün de utansınlar!» der. Sonra arkadaşlarına dönüp «Ali bizim trupta oynayacak, ona gözünüz gibi bakacaksınız,» diye ilave eder. O tarihteki en yüksek «gündelik» i Ali Şen'e verir. Ali Şen, Muammer Karaca Tiyatrosu ile Adana, Mersin, İskenderun, Antalya ve çevresini dolaşır...