Taksim'de, meydana bakan büyük apartmanlardan birinin beşinci katindayız. Gerçekten zevkle döşenmiş evinde Behiye Aksoy cevap veriyor: - «Sesimi kaybetmem biraz mübalağalı bir haber... O gün sahneye çıktım, tam şarkıya başlayacağım, bir de baktım ki sesim gayet kısık çıkıyor. Hemen dinleyicilerimden özür dileyip sahneden çekildim. Önce Prof. Emin Burat'a, sonra da Prof. Muzaffer Öktem'e muayene oldum. Her iki hoca da 9 seneden beri sahnede olduğumu ve hiç dinlenmediğimi duyunca teşhisi koydular...» O günlerde hafif bir grip geçirmekte olan Behiye Aksoy'un bu hastalığına bir de 9 yılın yorgunluğu eklenince ortaya basit bir «ses kısıklığı» vakası çıkmış. Behiye Aksoy'a bir müddet konuşmamak ve şarkı söylememek suretiyle sesini dinlendirmesi ve vitamin kürü yapması tavsiye edilmiş. - «Bunlara rağmen kendi kendime 'Bir de Avrupa'daki doktorlara muayene olayım' dedim. Zürich'te daha önce Frank Sinatra ve Maria Callas gibi meşhurların seslerini ...