Gene Kuruçeşme'de Osmanlı sultanlarından kalma Suat Sadıkoğlu yalısındayız. «Canım Annem» isimli filim çevriliyor. Başrolünde Fatma Girik var. «Fato» yine her zaman olduğu çibi şen, şakrak, delişmen... Ama onun bu deli dolu neşesinde bir hüzün seziliyor... Derdi ne olaki?... Ancak Fatma, herhangi bir konuda «sözü olmayan» kadındır. Ne sorsanız, tam bir cevap alamazsınız. Onun için Fatma'ya soru sorulmaz. Sadece anlattıklarının arasına ufak sorular sokuşturulur, o kadar... Fatma hemen lafı değiştirip: - «Sıkma tatlı canını! Bu sıcakta ciddi şeyler konuşulur mu?» der. Hava soğuk olsa, kar yağsa: - «Bu soğuk havada başka şeyler konuşalım!» der. Hasılı kelam, Fatma Girik bir ev kedisi gibi sokulgan, kırk yıllık dost gibi samimi, herkesle içli dışlıdır; ama bir bakıma yerli sinemanın en ağzı sıkı kadınıdır. Sinema yazarları Fatma Girik hakkında yazacak şey bulamazlar. - «Fatma Girik en fazla soyunan, en cesur yıldız» derler. Sonra: - «Fatma Girik, hala bekar» derl...