Ana içeriğe atla

Kayıtlar

türkan şoray nereli etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Türkan Şoray Kendini Affettirdi

Yılın olay filmi olarak nitelendirilen ve sinema seyircisinin kafasına adeta şırıngalanan Türkan Şoray ’ın evlilik öncesi kocası Cihan Ünal ’la birlikte çevirdiği “Seni Seviyorum” adlı film nihayet vizyona girdi... Vizyona girmeden bir gece önce de Türkiye Çocuk Köyleri Vakfı yararına Emek Sinemasında düzenlenen galada Türkan Şoray evlendikten sonra ilk kez Cihan Ünal’la birlikte gözüktü ve büyük ilgi topladı... Ve bir yerde Türkan Şoray bu galaya gelmekle kendini affettirdi. Bilindiği gibi “Seni Seviyorum” filminin çekimleri sırasında Şoray’ın çok önem verdiği Türkiye Çocuk Köyleri Vakfı Etap Marmara Oteli’nde bir gece düzenlemiş, Türkan Şoray da bu geceye ne pahasına olursa olsun “geleceğim” demişti... Aynı tarihte İskenderun’da filmin çekimi için bulunan Türkan Şoray, o gün çalışmadığı halde İstanbul’a gelmemiş, 1500 davetli de söz vermesine rağmen Türkan Şoray'ı boşuna beklemişti... Gece sona erdiği zaman bütün konuklarla birlikte Vakfın yöneticileri Türkan Şoray’a kırılmışla...

Yasalar Hesap Soruyor

Türkan Şoray - Cihan Ünal evliliğinde kararın kanun yararına Yargıtayca bozulmasından sonra Yargıtay yetkilileri ile konuştuk. Ancak seçim yasakları nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen Yargıtay’ın üst düzeydeki bir yetkilisi aynen şunları söyledi: “Bu çok boyutlu bir konudur. Türkan Şoray ve Cihan Ünal yasalarla alay etmişlerdir. Ünlü olduğundan dolayı etrafında binbir kadın olsun. Ondan sonra da sen git seksüel nevroz diye rapor al ve yıldırım nikâhı yap. Olmaz böyle şey. Kimi kandırıyorlar? Biz olayın göstermelik olduğunu ve basından gizli nikâh yapmak için böyle bir yola başvurduklarını biliyoruz. Bundan daha iyi bir örnek olamaz. Neymiş seksüel nevroz ? Kanunlarla alay edercesine böyle davranmalarının tabii ki hesabı sorulacak... Sorulacak ki bundan sonra böyle nedenlerle yıldırım nikâhı yaptırmak isteyenlere örnek olacak... Ayrıca şimdi rapor verenlerin üstüne gidiyoruz... Cihan Ünal’a bu rapor nasıl verilmiştir. Verenlerden de hesap sorulacaktır..” 30 Kasım 1983 Çarşa...

100 Milyonluk Anı Yok Oldu

Türkan Şoray - Cihan Ünal artık kabuklarından çıkıp yeni kurdukları dünyanın atmosferine alışmaya başladılar. Ve kapılannı açtığı gün ağızlarından ilk çıkan sözler günler boyunca kapalı kaldıktan Oran Sitesi’ndeki evlerinde verdikleri yeni kararlardı, üstelik milyonlarca liralık serveti yok edecek cinsten kararlar... Geçtiğimiz yılın en büyük sansasyon, yaratan aşkı olan Türkan Şoray - Cihan Ünal beraberliği büyük gizlilikle yapılan bir nikahla mutlu sona ulaştıktan sonra şimdi şimdi gün ışığına çıkmaya başladı. 18 Ocak'ta İstanbul'da gösterilmeye başlanacak olan son filmleri ''Seni Seviyorum"un galasına katılmak üzere Ankara’daki evlerinden ilk kez beraber çıkacak olan Türkan Şoray ile Cihan Ünal bir ayı aşkın süredir oturdukları Oran Sitesindeki evlerinde aldıkları yeni kararları açıkladılar. Şüphesiz bu kararlar arasında en önemlisi bundan sonra nerede oturacaklarını belirlemeleriydi. Evlenmeden kısa bir süre önce istifa ettiği Devlet Tiyatrosu'na ...

Yasal İzinle Sevişti

Yıl 1983... Aylardan Ağustos... Türkan Şoray büyük gişe hasılatı toplayan filmi "Metres''te kendisiyle oynayacak oyuncuyu ani bir kararla Devlet Tiyatrosu’ndan seçiyor. Seçilen sanatçı da Can Gürzap ... O günlerde sessiz sedasız müdür koltuğuna oturan Can Gürzap böylece Türkan Şoray’ın bu seçimi sayesinde birdenbire gündeme geliveriyor... Filmin çekimi başlıyor ve Can Gürzap, rol gereği Türkan Şoray'la bol bol sevişiyor. Ve bu sahnelerin yer aldığı film kısa sürede tamamlanıyor. Buraya kadar herşey iyi, güzel... Çünkü, Can Gürzap'ın "Metres''i çevirdiği ay, başta da söylediğimiz gibi Ağustos ayı... Bir başka deyişle Devlet Tiyatrosu sanatçılarının izin ayı... Gerçi, geçen yıl, sözkonusu olan ayda film çevrilir diye 47. maddede bir cümle bulunmuyordu ama yine de hüküm gereği Genel Müdürlük'çe verilen izne bağlıydı film çevirme işi... Can Gürzap da bundan yararlandı. Bağlı bulunduğu Genel Müdürlük'ten, işini aksatmamak kaydıyla izni ...

Anneler Gününün En Güzel Haberi

Hamile Demiştik Yalanlamışlardı... Ama... İşte, ŞEY Gazetesi’nin aylar önce yazdığı Türkan Şoray ’ın hamile olduğu haberlerinin kupürü... Yıldırım nikâh sonrasındaki bu haberimiz Şoray’ın yakınlarından kaynaklandığı için sadece söylentiye sebeplendirmiştik. Ve Türkan Şoray ile Cihan Ünal yakınlarından çıkan bu haberleri başka yayın organlarında yalanlayarak henüz bir bebek olmadığını söylemişler ve bu söylentiler yüzünden de uzun bir süre eve kapanmışlardı... Taa ki çevirdikleri “Seni Seviyorum” filminin galasına kadar. Bugün ise dört aylık hamile olduğunu saklamayan Türkan Şoray artan kilolarını nasıl kamufle edebileceğini düşünüyor sadece. Çünkü önünde üç bölge işletmecisinin birleşerek hazırladığı film projesi var ve bu filmde hamile bir kadını falan canlandırmıyor. Ege ve Akdeniz sahillerinde çekilecek olan bu filmden önce de Türkan Şoray ile Cihan Ünal çiftinin yine günlük gazetelerden birinde bebek beklediklerini açıklayacakları iddia ediliyor... Çünkü geçtiğimiz günlerde ...

Aramıza Kimse Giremez

Sanat dünyasında birçok ünlü kardeş gördük. Yabancı ve yerli kardeş ünlüler arasında Şoray kardeşlerin yeri ise bambaşkadır. Birbirine tarifsiz kuvvetle bağlı olan iki kardeş en zor günlerinde sıkıntıları, üzüntüleri birlikte göğüslerken en mutlu günlerinde de yaşadıkları mutluluğa ortak olurlar. Ancak bu güzel bağlılığın tek üzüntülü örneği Türkan Şoray ile Cihan Ünal ’ın herkesten gizli evlenirken tek bilen kişi olarak Nazan Şoray ’ın nikahta bulunamayışında yaşanmıştı. Dikkat çekmemek ve nikahın gizliliğini bozmamak için gazinoda programlarını her zamanki süksesiyle sürdüren Nazan Şoray nikah günü gidemediği için içinin kan ağladığını daha sonradan itiraf etmişti. Bu üzüntülü olayı unutturan mutluluk ise 5 Ocak Perşembe günü yeni yaşına giren Nazan Şoray’a sürpriz baskın yapan Türkan Şoray’ın İstanbul’a gelişiyle yaşandı. Kızkardeşine elinde pastası ve çiçeğiyle gelen Türkan Şoray dakikalarca sarılarak öpmeye doyamadan kutlarken Nazan Şoray mutluluktan hastalığını bile unutuverdi...

Bir Alev Yeniden Parladı

Güzel bir Türk filmine hasret olan televizyon izleyicisi geçen hafta gösterilen “Selvi Boylum Al Yazmalım”ı yerinden kalkmadan izledi. Hemen ertesi günü büyük beğeni kazanan filmin tekrarı ve teşekkür için TRT’ye başvuranlar, diğer yandan da dört yıldır bir araya gelmeyen Türkan Şoray ve Kadir İnanır ’ın yeniden böyle kaliteli film çevirmelerini istiyorlardı... Yaptığı programlarla, gösterdiği 30-40 yıllık filmlerle hele hele yerli film özlemi çeken izleyiciyi çileden çıkartacak derecede eski ve kötü yerli filmleri ekrana getirmesiyle yine aynı izleyiciyi neredeyse beyaz camı kırdıracak hale sokan TRT televizyonu, geçen hafta ise Türk filmiyle ekran başındakileri mestetti. Yapılan güzelliği her zaman takdir etmiş olan ekranseverler, kızdıkları, küfrettikleri TRT’ye telgrafla, mektupla, telefonla teşekkürlerini bildirdiler, memnuniyetlerini dile getirdiler. Çünkü Türkan Şoray - Kadir İnanır ve Ahmet Mekin üçlüsünün yarattıkları, yurt içi festivallerde ve Taşkent Festivali’nde biri...

Türkan Şoray'ın El Falı

İnsanların el çizgilerinden karakterlerinin tahlili ve geleceklerinin tayini, dünyanın her yanında rağbet gören bir usul olmuştur. Bizim de bazı şöhretli sinema artistlerinin elleri üzerinde yaptığımız incelemeler hayli ilgi çekici sonuçlar bulunuyor. Türkan Şoray ile Tamer Yiğit 'in el çizgilerinin ifade ettiği manaları anlatıyoruz. İNSANLAR hep karşılarındaki kimselerin yüzlerine ve gözlerine bakarak konuşurlar. Oysa bu alışkanlıktan bir an vazgeçseler de, konuşma sırasında kişiler birbirlerinin ellerini incelemeye kalkışsalar kimbilir ne ilgi çekici sonuçlara varırlar. Ancak ellerin dilinden anlamak zordur ve bu yüzden de birçok sırlar, niyetler gizli kalır. Bu problemi halletmiş kimseler eli, sözlerden ve hareketlerden çok fertlerin iç alemlerini duygu ve düşüncelerini ortaya koyan bir unsur sayarlar. Eller önce şekil olarak sahiplerinin durumunu, temayüllerini hatta hastalıklarını belli eder. Etli, tombul, güdük bir el ile kuru, kemikli ve ince uzun bir elin, ya da a...