Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Gülşen Bubikoğlu Kimdir etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Falcı Gülşen Bubikoğlu

BİLİYOR muydunuz, Gülşen Bubikoğlu 'nun usta bir falcı olduğunu, geçmişi okuyup geleceği söylediğini? Sanırız bilmiyordunuz. Evet ünlü sanatçımız usta falcılara taş çıkarırcasına fal bakıyor ve insanı şaşkınlığa düşürecek şekilde geçmişinizi söylüyor... Diyeceksiniz ki siz nereden biliyorsunuz? Aslında biz de bir tesadüf sonucu öğrenmiştik. Çok iyi bakla falı baktığını bir sohbetimiz sırasında ağzından kaçırmıştı sanatçı... Bunu biliyorduk ya yeni yılın başlangıcında hemen aklımıza Gülşen Bubikoğlu geldi. Gittik kapısını çaldık, bizi oldukça güleryüzlü olarak karşılayan sanatçı, ziyaretimizin nedenini öğrenince birden ciddileşti... Önce gayet mütevazi davranarak kendisinin öyle şeylerden anlamadığını söyledi. Ama biz gazeteci inadıyla biraz ısrar edince hemen kabul ediverdi sanatçımız. İş baklalara kalmıştı. Hemen çok miktarda getirdiğimiz baklaları sanatçıya verdik. Ve ilk olarak da bu yılın adından en çok söz edilen sanatçısı Türkan Şoray 'ın falına bakmasını istedik. ...

Gülşen Bubikoğlu Huzursuz

Rüya yorumları yaptırıyor, falına baktırıyor... Parası var, şöhreti var, mutlu bir yuvası ve üç buçuk yaşında bir kızı var. Peki ama geleceğe duyduğu bu merak neden? Gülşen Bubikoğlu bu soruya kısa bir cevap veriyor: «Rahatlamak için»... Gülşen Bubikoğlu içindeki karamsarlığı ve şüpheciliği bir türlü yenemediğini söylüyor. Bu nedenle güzel yıldız oldukça asabi. «Her olayın altından bin tane neden ararım. Bu huyum nedeniyle çok kişiyi kırarım. Sonra pişmanlık duyarım ama, iş işten geçer» diyor. «Kaş çatmaktan hiç hoşlanmam ama, gelin görün ki elimde değil. Ben de refleks gibi bir şey oldu kaş çatmak. Kaşlarımı neden çattığımı bilmiyorum. Ancak bu huyumdan bir türlü de vazgeçemiyorum.» Şimdilik tüm zamanını kızı, Zeynep ile geçiriyor. Bubikoğlu’nun kızı Zeynep'le ilgili olan endişeleri de var. Bu endişelerini şöyle açıklıyor: «İçine dönük bir çocuk olduğu için insanlarla kolay diyalog kuramıyor. Eşim Türker, Zeynep'in tüm öğrenimini Avrupa’da yapmasını istiyor. Oy...

Gülşen Bubikoğlu

AYŞE trenin penceresinden dışarı baktı. Tek tük ağaçların göründüğü büyük ve sessiz bozkır önünde uzanıyor, tan uzaklarda bir iki yıkık evin görüldüğü fakir köy göze çarpıyordu. Büyük bir hızla tüm görüntüleri geride bırakan tren, yeni ve değişik olana doğru koşuyor, her şey sanki bir film seyreder gibi önünden geçip gidiyordu. «Ne kadar tekdüze bir görürdü» diye aklından geçirdi. Yoksa kendi iç dünyası şu anda çelişkilerle doluydu da bu yüzden mi her şey böylesine monoton geliyordu ona? Başını çevirdi. Yanında oturan hiç tanımadığı sarışın, gözlüklü, toplu kadına baktı. Kendine bakıldığın hisseden kadın sevinçle döndü, ona gülümsedi. Konuşkan olduğu her halinden belliydi. Yanında bu hiç sesini çıkarmadan oturan, yüzünü dönüp ona bir kez olsun bakmayan komşusundan bıkmaya başladığı belliydi. Ayşe, onun tüm ümitlerin yıkan bir bakışla baktı yüzüne. Sonra başını tekrar cama döndürdü. Bir an, içinde sevinç hissetti. Kadının şaşkın ve hayal kırıklığına uğramış halini görmese dah...