Otomobil asfalt yoldan sola saptı. Büyük, sekiz katlı apartmanın önünde durdu, içinden inen iki kişi asansörle altıncı kata çıktı. Kapısında ışık yanan dairenin ziline bastı biri. Yanındakinin elinde seyyar bir sinema makinesi vardı. Kapıyı hizmetçi açtı. İki kişi içeri girdi. Uç genç kızla bir genç kadın iki erkeği bekliyordu. Kısa birkaç cümleden sonra perdeler kapatıldı. Duvar dibindeki büfenin üzerine konan 16 milimetrelik, sesli sinema makinesi çalışmaya başladı. Yemek masasında servis hazırdı. Ama kimse yemeklere bakmıyor, fildişi renkli duvardaki filmi seyrediyordu. Sigaralar yakılmış, bazıları içki kadehleri ellerinde, gözleri duvarda içmeye başlamıştı. Filimdeki kahraman bir genç kızdı. Okuldan diploma aldığı gün babası bir ziyafet tertipliyor. Fakat aynı mutlu günde babaya inme iniyor ve genç kız çalışmak için iş aramaya başlıyordu. Nihayet zengin bir köşkte mürebbiye oluyor. Fakat, anasız kızın da hasta olduğunu görüyordu. 14 yaşındaki kızı gizlice tedavi ettiriyordu....