Az önce onu Arena Tiyatrosu'nun sahnesinde prova yaparken seyretmiştim. Şimdi kuliste karşı karşıya oturmuş konuşuyoruz. Yılların Aliye Rona'sı, bir genç kız canlılığı içinde durmadan anlatıyor, hep tiyatro aşkından, tiyatro sevgisinden söz ediyordu: «Dört yıllık bir aradan sonra, geçen sezon 'Gülriz Sururi - Engin Cezzar Topluluğu' na katılmıştım. Sonra sezonun bitmesi ile filim işlerim tekrar başladı. Yalnız tiyatroya geçmekle sinemayı bırakmış değildim. Bu mevsim de çok sevdiğim ve sanatını takdir ettiğim Altan Karındaşın teklifi ile karşılaşınca, bitip tükenmek bilmeyen tiyatro aşkımın etkisi ile de olacak, hemen kabul ediverdim. Şimdi bu sezon Arena'da 'Sasafra Dallarındaki Rüzgar' ı oynayacağız.» Aliye Rona'nın tiyatro sevgisi daha ilkokul sıralarında başlamıştı. O, aklımdan geçenleri sanki bir önsezi ile kavramıştı: - «Küçücük bir kızken evde ne kadar sandalye, koltuk varsa hepsini yan yana sıralar, sonra ev halkını bu sandalye ve koltu...