Önce Cüneyt Arkın'la Fahrettin Cüreklibatır'ı kesin çizgilerle birbirinden ayırmak lazım Fahrettin Cüreklibatır sıcakkanlı, samimi, duygulu, büyük acılar çekmiş – ve çekmekte olan – acıların olgunlaştırdığı bir genç adamdır. Buna mukabil Cüneyt Arkın, kendini Cüneyt Arkın'lığı ile hapsetmiştir, onunla çevrelemiştir. Arkın'ın hayat grafiğinde dikey ve düşey çizgilerin giriftliği, aslında bu «farklılaşmanın» olağan sonucudur. Burada, eskilerin «takdim tehir» dedikleri Bir şey yaptım. Sonda söyleneceği, başta söyledim. Şimdi gene başa dönelim. Cüneyt Arkın'la bir akşam vakti, bir salonda karşı karşıya gelip oturduk. Ne ben biliyordum soracağımı, ne o biliyordu «röportajın konusunu»... Önce laf olsun diye «Kaç filim çevirdiniz» dedim. «105 filim oldu,» diye cevap verdi, sonra ekledi: - «Her filim için 20 gün çalışsam tam 2100 gün eder... Bu arada bir gün işe geç kaldım... Muzaffer Aslan'ın setiydi, bir telefon anlaşmazlığı olmuş, işi 3 saat kadar aksatmıştı...