Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Gönül Yazar gençliği etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Böyle Hediye Görülmedi

Sanatçıları sahneye çıkarken aldıkları alkışlar kadar mutlu eden olaylardan biri de programın bitiminde adeta verilen emeğin, dökülen terin karşılığını alıyormuşçasına duydukları alkış sesleri ve hayranlarından bir sevgi simgesi olarak gelen çiçeklerdir. Alkış sesleri ne denli yüksek, çiçekler ne denli çok olursa olsun sanatçının yorgunluğu da bir anda o denli yok olur ve duyduğu yorgunluk mutluluğa dönüşür. İşte böylesi mutluluğu sık sık yaşayan sanatçılardan biri de Gönül Yazar . Sahnelerin eskimeyen assolisti için sahnede en çok çiçek alan sanatçılardan biridir desek abartmamış oluruz. Oysa geçtiğimiz hafta içinde Stardust'taki yeni programına başlayan Yazar'ın gala gecesindeki programının bitiminde sahneye gelen ve bir hayranının gönderdiği armağan (!) sanatçının neşeden dakikalarca gülmesine neden oldu. Peki neydi Yazar'la birlikte konukları da sanki bir güldürü izliyormuşcasına güldüren bu ilginç armağan?.. Evet, kendisine gelen çiçeklere tek tek teşekkür ed...

Barışma 3 Gün Sürdü

Ajda Pekkan ’ın gazino sahnelerine dönüşü birkaç kez ertelendi. Nedende süperstarın altında ezilmeyeceği bir assolisti bulamamış olmasıydı. Önce Yüksel Uzel ’e ardından Gönül Yazar ’a teklif yapıldı. Evet, yanlış anlamadınız, yıllardır birbirine dargın olan Gönül Yazar ile Ajda Pekkan para uğruna dargınlığı unutup birlikte çalışmayı kabul ettiler. Hatta İstanbul’un lüks lokantası Park Şamdan’da başbaşa yemek yiyerek ön görüşmeleri yaptılar. Ancak Ajda Pekkan daha önceden Yüksel Uzel’e de ısrar ettiği gibi Gönül Yazar'la da kolkola fotoğraf çektirerek gazino ilanlarının hazırlanmasını isteyince sahnelerin kurt solisti bu şartla birlikte çalışamayacağını söyledi. Ve Gönül Yazar evine gider gitmez gazinodan aldığı avansı nazik bir teşekkürle aynen geri yolladı, üç gün süren barışmadan sonra Ajda Pekkan ile Gönül Yazar birbirlerine yine dargın ve yine sitemkar... Çünkü artık ortak menfaatleri yok... (diğer haberler için aşağıdaki linke tıklayın) Tozlumagazin

Gönül Yazar Aşka Hasret

Gönül Yazar on iki yıldanberi film ve alaturka şarkı piyasasında şöhret sahibidir. Fakat genç kadın şimdiye kadar gerçek aşkı tanımadığını ve aşka hasret kaldığını söylüyor. FAL AÇIYOR Gönül Yazar, başından bunca aşklar, evlilikler, serüvenler geçmiş bir yıldız... Şimdi yeni evinde yalnız iskambil açıp gelecek günlerini keşfetmeye çalışıyor. TAŞ BEBEK Gönül Yazar, Avrupalıların :«Cover Girl = Kapak Kızı» dedikleri tiplerden... Sempatik, fotojenik, renkli ve şık... Burada poz verme bakımından ne kadar tecrübeli olduğunu gösteriyor. DURUN SİZE İÇKİ GETİREYİM Gönül Yazar, içkiyi, şarkı söylemeyi ve flört etmeyi hayatının en önemli olayları sayar. Tekerlekli masayı ayağına getirip içmek de çok hoşuna gider. KARABAŞ Güzel ve şık kadınlar, cins köpekler besler. Gönül Yazar da :«Piçiko» sunu apartmanında baş köşeye oturtur. Onu köpek mamaları ile doyurur. Piçiko'nun mutluluğu gözlerinden belli oluyor. SAAT gecenin on ikisi. Bugün Gönül Yazar'la bir gece ...

Kaptan Gönül Yazar

Seyahati kısa sürecekti ama, İstanbul'un ve İstanbul'lu dostların özlemi daha başta içine çökmüştü. Gönül'ün çantasında yüklü bir de sipariş listesi vardı. Mesela Çolpan İlhan 'a, kirpik yapıştırma ilacı getirecek. Orhan Boran çakmak gazı istemiş. Sadri Alışık , «Aman hanıma parfüm» demişti. STELLA Solaris gemisinin merdivenlerinden, çıkarken Gönül'ün dudaklarından gayri ihtiyari «Les Enfants du Piree» şarkısının sözleri dökülüyordu. Kısa bir süre için de olsa İstanbul'dan ayrılmanın üzüntüsünü yüz hatları gizleyemiyordu. Bir ara gözleri dolu dolu oldu, «Son zamanlarda çok sıkılmıştım,» dedi. «Bu seyahat benim için biraz da dinlenme olacak...» Bir de, durup durup hakkında yazılan ve söylenenlerden şikayet ediyordu. Birlikte şantöz olarak çalışacağı geminin salonuna girdik, etraf rengarenk çiçeklerle süslenmişti. Kadife koltuklara yayılırcasına oturmuş Amerikalı turistler, pipolarını tüttürüp o gece kendileri için hazırlanan programın başlamasını bekl...

Gönül Yazar, Zeki Müren'i Tanıdı

«ARTIK şarkıcılığı kafama koymuştum... İstanbul'daki babamın yanına bir süreliğine gittim... Yarım gün bir sigorta şirketinde çalışıyor yarım gün de Madalet Sevil'den ders alıyordum... Radyo sınavına girmeğe karar verdiğimde heyecanım doruk noktasındaydı... İstanbul Radyosundaki sınav kurulunda adını daha duyduğumda titrediğim ünlü müzik hocaları vardı... Münir Nurettin Selçuk 'lar, Sadi Yaver Atamanlar ve Nuri Halil Poyraz'lar gibi... Yaşım büyük görünsün diye kocaman kelebek biçimi bir ruj sürdüm dudaklarıma... Boyum da kısa olduğu için topuklu ayakkabı giydim... Olabildiğince kendimi büyük gösteriyordum ki, sonra beni çocuk yerine koymasınlar diye düşünüyordum... Sınav bitince derin bir 'Ohh' çekmiştim... Sonucu alabilmek için Sadi Yaver'in Aksoray' daki evinin kapısında beklemeğe başladım... Saatlerce bekledim... Yüzlerindeki ifade kazandığımı gösteriyordu... Ama nüfus cüzdanıma bakınca yaşımın tutmadığını söyleyip beni geri çevirdiler... Artı...

Gönül Yazar'ın Acı Tatılı Anıları

Bir İzmir sabahında henüz günün yeni ışıdığı bir saatte Kordonboyu'nda bir kız geziniyordu. 12 yaşında ya vardı ya yoktu... Ürkek ve telaşlı adımlarla kaldırımı baştan aşağı voltalayıp duruyordu. Minicik yüreği bu günün sabahında heyecandan olağanüstü şekilde çarpıyor, çarpıyordu... Delifişek bir görünümü vardı... Cin gibi gözleri, sarı saçları ve kısacık boyu... Yaşıtlarında görülmeyen ölçüde de inatçı bir kişiliğe sahipti... Bir süre sonra yanından geçen bir adama saati sordu... «Yedi» dedi adam... Daha çok erkendi okulun başlaması için... Gidip bir kanepeye oturdu... Deniz üzerindeki martıları, iskeleden kalkan bir vapurun ilk yolcularını seyre daldı... Bir ara elini sol yanağında gezdirdi... İki gün öncesini anımsadı... Üvey babasından yediği tokadın yanağındaki acısı geçmişti ama yüreğindeki iz silinmemişti... Gözleri dolu dolu oldu... Korkusuzca sokaklarda gezinen, sarhoş naralarına muzipçe cevaplar veren o kız birden ağlamaya başlamıştı. Kanepenin ucuna büzülmüş...

Gönül Yazar Evliliğe Yürüyor

Başlangıçta Gönül Yazar 'ı yakından tanıyan hemen herkes. «Aman canimi İşte bu da Gönül’ün her zamanki aşklarından biri, ilk heyecan geçince küllenip gider» diyordu. Ancak, zaman geçtikçe Gönül Yazar - Vural Öger aşkının öyle pek gelip geçici aşklardan olmadığı ortaya çıkmaya başladı. Gönül Yazar, anlaşılan bu kez iyice gönlünü kaptırmıştı yakışıklı işadamına. Bir uçak ve export şirketinin sahibi olan Vural Öger’in işlerinin yoğun olması yüzünden, Gönül Yazar kışın sevgilisini görebilmek için sık sık Almanya'ya gitmek zorunda kalmıştı. Ancak yaz gelince iş tersine döndü. Bu kez, Vural Öger, Gönül Yazar'la birlikte olabilmek için Türkiye’nin yolunu tuttu. Şimdi iki sevgili günlerini başbaşa geçiriyorlar. Her gece Gönül Yazar, Vural Öger'le birlikte evden çıkıyor ve Kadıköy'de çalışmakta olduğu gazinoya gidiyor. Kuliste, Gönül’ün sahne sırası gelinceye kadar, Vural Öger de onunla birlikte kalıyor, sahne giysilerini seçmesine, hazırlanmasına yardımcı oluyor. D...

Hırçın ve Korkusuz Gönül Yazar

Gönül Yazar için artık savaş dönemi başlamıştır... Kıyasıya bir mücadele vermeğe başlar... Heri gazinoculara, hem meslektaşlarına ve hem de özüne karşı... Hadi gazinocuları ya da sanatçı arkadaşlarını anladık ama, kendisine karşı verdiği savaş da ne ola ki diye sorabilirsiniz... İzah edelim: Hırçın ve korkusuz bir yapısı vardır Gönül Yazar'ın... Açık - seçik konuşan, özellikle kendisine karşı yapılan haksızlıklara isyan eden, biraz da kavgacı ve ısrarcı bir tabiatı olan sanatçı, henüz yeni yeni adını duyurmağa başladığı bu dönemlerde, dilini istemeye istemeye de olsa tutmak zorundadır... Bazı sözleri duymazlıktan gelmek, bazı tavırlar karşısında da kayıtsız kalmak, gazino piyasasının en başta gelen kurallarından biridir... İşte Gönül Yazar için de bu kural geçerlidir ve onun verdiği savaş da budur... Söz konusu otan, sadece çenesini tutmak, verilenden fazlasını istememek ve her işe burnunu sokup olay çıkarmamaktır... Sanatçı işte böyle bir ortamda sahne yaşamını ödünle...

Gönül Yazar'a Sevgilisinin Karısından Şok

Sahnelerin en çok seven, sevdiği için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan ama sonunda hep yalnız kalan kadınıdır Gönül Yazar ... Gönlü şu sıralarda Almanya’da bir uçak şirketinin sahibi olan Vural Öger’Ie dolu... Gazinoda neşe içinde seyirci karşısına çıkan sanatçı, kulise geçer geçmez mahzunlaşıyor... Çoğu zamansa gözyaşı döküyor. Bu defaki gözyaşları sevdiği erkekten gelmiyor... Çünkü Vural Öger de Gönül'ü seviyor. Ama işadamının yıllarca beraber olduğu, işini yöneten, çocuğunun annesi bir Alman kadını mektupları, telefonları ile sanatçının moralini bozuyor... Bir süre önce Gönül Yazar’ın Alman kadınının vize koyusu yüzünden sevdiği erkekle evlenemediğini yazmıştık. Geçtiğimiz günlerde Vural Öger’in Alman iş ortağı ve eski sevgilisi Hanni Rosler’den bir mektup aldık. Bu mektupta Hanni Rosler, Vural Öger’in özel hayatı ve aşkları konusunda vize hakkının genç işadamının kendisinde olduğunu belirtiyor. Fakat bu arada da kadınca bir kıskançlıkla mektubunun yayınlandığı sayıda Gö...