Hani acemi balıkçılar
vardır, bilirsiniz. Yola uskumru tutma hayaliyle çıkar da —
mesela — torik yakalar. Geçenlerde bizim şansımız da «acemi
avcılar» usulü yüzümüze gülüverdi. Günlerden bir gün «Acaba
Aliye Rona nasıl, ne yapıyor?» diye şöyle bir aklımızdan
geçmiş ve: «Gidip bir konuşalım,» diyerek kendisinden randevu
almıştık. Yani randevuyu aldığımız zaman hiç bir şey
bilmiyorduk. Tespit edilen gün ve saatte kalkıp Aliye Rona'mn
Kazancı Yokuşunda, bir apartmanın en üst katındaki dairesine
gittik. Aman efendim, ne iyi etmişiz de gelmişiz! Aliye Rona her
biri ayrı bir kararı açıklayan cümleleri peş peşe sıralamaya
başlayınca not tutmaya yetişemez olduk. Aliye Rona kelimeleri
tabanca mermisi gibi «Vurguluyor»; sert, kesin ve kararlı
konuşuyordu:
- «Yeşilçam'a
kırgınım... Gelip, Tam bu rol size göre, ancak siz
oynayabilirsiniz, deyip filim teklif ediyorlar. Bakıyorum tamam,
'Kabul,' diyorum. Sonra 'Pazarlık' başlıyor. Günde 1.000 lira
istediğimi duyunca biraz önce, 'Siz şöyle sanatkarsınız, böyle
sanatkarsınız,' diyenler şapkalarını alıp gidiyorlar. Ben tam
27 yıldır bu işin içindeyim. Bir filimde olsa olsa 7 - 8 günlük
rolüm var. Bugünkü 'Ücret' ortamında bir Aliye Rona 7.000 lira
alsa çok mudur, sorarım size?»
Evet Aliye Rona
sinemaya kırgın. «Böyle giderse tiyatroya döneceğim,» diyor.
Hemen konuşmayı o konuya yöneltiyoruz. Aliye Rona, «Garip bir
şey. Bütün fiyatlar arttı, bizim ücretimiz indi,» diye
sözlerine başlıyor ve şöyle devam ediyor:
- «Geçen yıl
Oraloğlu Tiyatrosundan bir teklif almıştım. Bu yıl da Kadıköy
Opera Tiyatrosu teklif yaptı, ikisini de kabul edemedim. Bu arada
Ankara Devlet Tiyatrosu ile de bu konuda bir temasımız oldu. Ama
kararlıyım, bu iş böyle giderse önümüzdeki sezon tiyatroya
döneceğim. Filim çeviririm elbet, ama tiyatroyu ön plana alırım.
Sinema çok değişti... Oynadığım rollerin dublajına bile
çağırmıyorlar bazen. Uzun yıllar dublaj yapan ben, kendimi
konuşamıyorum...»
Bunlar nispeten daha
uzun vadeye ait sözler, ama Aliye Rona ile ilgili bir haberimiz var
ki, siz bu satırları okurken; ya da azami iki hafta içinde mutlak
karara bağlanmış olacak. Aliye Rona evliliğe ya «evet» diyecek;
ya «hayır»... Henüz ne nişanlı, ne de sözlü... Ama başkentli
bir avukat Aliye Rona'dan haber bekliyor. Aliye Rona'ysa devamlı
düşünmede. Ama düşüncesinin sebebi avukatın kişiliği değil,
kendinin evlilik konusunda kararsız oluşu. Bu konuda şunları
söylüyor;
- «İki defa evlendim,
ilk evliliğim çok kısa sürdü, ama İkincisinde tam 19 yıl evli
kaldım. Şimdi bekarım, hürüm, serbestim. Bir 'evet' le bunlara
veda edeceğim, insanların 19 yıllık bir evlilikten sonra da
ayrılabileceklerini düşünüyorum arada bir. Ama ne olursa olsun
bu konuyu en geç iki hafta içinde karara bağlamaya mecburum.»
Bekleyelim bakalım.
Bugünlerde Aliye Rona'nın başı epey karışık... Karışık, ama
önümüzdeki günlerde kendini uzun uzun düşündüren her konuda
karara varacak ve sular durulacak...(diğer haberler içinaşağıdaki
linke tıklayın)
Yorumlar
Yorum Gönder