Ana içeriğe atla

Altan Günbay'ın Dönüm Noktası

«SAMSON - DALİLAH» efsanesinin güçlü kuvvetli kahramanı Samson'la, Altan Günbay arasında ne benzerlik vardır?
Bu soruyla karşılaşan her insan önce aynı şeyi yapar. Başlar Altan Günbay’ı düşünmeye. Öyle ya, Altan Günbay'ın hayatını hızlı bir filim şeridi gibi gözünün önüne getirecek ve bu şeridin kareleri arasında Samson’a benzer bir taraf arayacaktır.
- «Altan Günbay 1931 yılında Konya'da doğmuş. Gazi Lisesi'ni, Ankara Devlet Konservatuvarı’nı bitirmiş. Opera'ya Cavellaria Rusticana ile başlamış. Othello, Lucia, Carmen, Kiss me Kate gibi ünlü operaların başrolünde oynamış. 1954 yılında kendisi gibi opera sanatçısı olan Müveddet Günbay'la evlenmiş. Elmas ve Tunç adlı iki çocuğu olmuş. «Şehrazat» filmiyle sinemaya başlamış. Opera’da rejisörlük ihtisası için Almanya'ya gönderilmiş. Birçok şarkı bestelemiş, bunların içinden 10 tanesi plak olmuş. Almanya’dan dönünce İstanbul’da kalmış. Şimdi İstanbul' da baş rejisör yardımcısı olarak çalışıyor, besteler yapıyor, ayrıca peşpeşe filimler çeviriyor. Peki ne ilgisi var onun Samson'la?»
«Saç» ilgisi var efendim, saç ilgisi! Bilirsiniz, saçı kesilince Samson’un gücü de un - ufak oluverir ya, Altan Günbay’ınki bunun tam tersi. Memduh Ün'ün isteğiyle saçını usturaya vurdurunca sinemada şansı birden açılmış, yılda bir gelen filim teklifleri her ay çifter çifter gelir olmuş. Bugüne kadar 16 filimde oynayan Altan Günbay, bu filimlerin tam on tanesini son bir yıl içinde çevirmiş. Şimdi yaz sonuna kadar hemen hemen boş günü yok gibi bir şey... Her filimde rolü biraz daha büyüyor, afişlerindeki ismi biraz daha yukarıya çıkıyor. Şubat ayından sonra yapacağı mukavelelere de «Başrol oyuncularından sonra isminin yazılmasını» şart koşacak. Yani bundan böyle afişte karakter oyuncularının ilk ismi Altan Günbay olacak.
«Uykusuz Geceler», «Bekliyorum», «Gençlik Gidiyor» gibi aşk şarkıları besteleyen Altan Günbay, Öztürk Serengil için de «Ben Bir Kızılderiliyim» adlı şarkıyı bestelemiş. Serengii, «Ben Bir Kızılderiliyim — Aslında Nevşehirliyim» şeklinde başlayan bu şarkıyı kızılderili kıyafetiyle söylüyor.
Bugünlerde «Buğulu Gözler» adlı bestesi üzerinde son retuşları yapmakta olan Altan Günbay, sinema konusunda şunları söylüyor:

- «Ben karakter oyuncusuyum. Adımı «iyi oyuncular» arasında geçirtmek isterim. Sinemadan çok memnunum. Gelen tekliflerin hergün artmasına bakarak sinemanın da benden memnun olduğunu söyliyebilirim sanıyorum.»...(diğer haberler için aşağıdaki linke tıklayın)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Deniz Gökçer Tercihini Yaptı

TİYATROYLA pek fazla içli dışlı değilseniz bile muhakkak Deniz Gökçer adını duymuşluğunuz vardır. Devlet Tiyatrosu Genel Müdürü Cüneyt Gökçer ’le, aynı tiyatronun sanatçılarından Mediha Gökçer'in kızlarıdır Deniz Gökçer. Ne yalan söylemeli, geçen gün Acar Filim platosunda karşı karşıya gelip tanıştırılıncaya kadar, benim de kendisi hakkındaki bilgim bundan fazla değildi. Pek onun «Genel müdürün kızı olmaktan öte» iyi bir tiyatro artisti, sözü edilir, hesaba katılır bir sanatçı olduğunu duymuşluğum: «Andromak» ta, «Damdaki Kemancı» da, «Bir Bardak Su» seyretmişliğim vardı. Platoda, iki plan arasında tanıştırıldık Deniz Gökçer'le. El sıkıştık, kenardaki iki sandalyeye oturup konuşmaya başladık. 1945 yılında, Ankara'da doğmuş Deniz Gökçer... Önce Devlet Konservatuvarı Bale Bölümü'ne gitmiş, orada 6 yıl okumuş. Sonra şiddetli bir «lumba go» onu Bale Bölümünden ayrılmaya mecbur etmiş. Bunun üzerine yeniden imtihanlara girmiş Deniz Gökçer, bölüm değiştirip Devlet Konse

Türkan'ın Oyununa Geldim

TÜRKAN'IN OYUNUNA GELDİM Bir yanardağ...Aylardan beri için için kaynayan...Patlamaya pek niyeti olmadığı halde, koşullar sonucu büyük bir gürültüyle patlayan bir yanardağ... Ve şimdi ateş saçan bu yanardağ Cihan Ünal'dan başkası değil...Türkan Şoray'olan aşkı neredeyse şarkılara türkülere konu olacak duruma geldiği halde işin başından beri ortaya Şoray'la birlikte kesin çizgiler koymayan ve “bile bile lades”li sözler olan “belki”leri,”olabili”leri çok güzel bir şekilde vurgulayan Cihan Ünal,içnde yaşadığı koşulların birdenbire yön değiştirmesiyle artık dayanamadı ve patladı.Ve kanımızca tüm kamuoyunu ilgilendiren, kendisinin Türkan Şoray'la olan aşkının getirdiği,zihinlere çöreklenen bir çok soruya ışık tutan şaşırtıcı itiraflarda bulundu...Cihan Ünal'ı aylar sonra itiraflara zorlayan neden kuşkusuz herkesin evlnecekler gözü ile baktığı bir sırada Türkan Şoray, yeni bir oyunuyla Ruçhan Adlı gibi aşk yaşadığı Cihan Ünal'ı terkedilmiş pozisyonuna soku

Deniz Gökçer Tercihini Yaptı

TİYATROYLA pek fazla içli dışlı değilseniz bile muhakkak Deniz Gökçer adını duymuşluğunuz vardır. Devlet Tiyatrosu Genel Müdürü Cüneyt Gökçer’le, aynı tiyatronun sanatçılarından Mediha Gökçer'in kızlarıdır Deniz Gökçer. Ne yalan söylemeli, geçen gün Acar Filim platosunda karşı karşıya gelip tanıştırılıncaya kadar, benim de kendisi hakkındaki bilgim bundan fazla değildi. Pek onun «Genel müdürün kızı olmaktan öte» iyi bir tiyatro artisti, sözü edilir, hesaba katılır bir sanatçı olduğunu duymuşluğum: «Andromak» ta, «Damdaki Kemancı» da, «Bir Bardak Su» seyretmişliğim vardı. Platoda, iki plan arasında tanıştırıldık Deniz Gökçer'le. El sıkıştık, kenardaki iki sandalyeye oturup konuşmaya başladık. 1945 yılında, Ankara'da doğmuş Deniz Gökçer... Önce Devlet Konservatuvarı Bale Bölümü'ne gitmiş, orada 6 yıl okumuş. Sonra şiddetli bir «lumba go» onu Bale Bölümünden ayrılmaya mecbur etmiş. Bunun üzerine yeniden imtihanlara girmiş Deniz Gökçer, bölüm değiştirip Devlet Konser

Şey Dergisi’nin 1984 Tarihli 29. Sayısı

https://www.tozlumagazin.net

Nilüfer'in Kara Lekesi

Tüm çıplaklığıyla bilinmeyen bir olay hakkında konuşmak ve kişiler hakkında suçlamalarda bulunmak yanlış hir harekettir... 14 Nisan 1981 tarihinde resmen boşanmaya karar veren Nilüfer ve Yeşil Giresunlu arasındaki sürtüşmeler de, sonunda bu olayın kahramanlarına koca bir «Kara leke» sürüverdi. Yeşil Giresunlu'nun basına yaptığı açıklamalar oldukça ilginç ve bir o kadar da düşündürücü idi. Giresunlu aynen şöyle diyordu: «Nilüfer'in bir buçuk yıldan bu yana Mehmet Kölük adlı kişiyle ilişkisi vardır.» KADIN KADINA BİR SOHBET Bu olay hakkındaki gerçekleri bulmak için genç sanatçının evine giderek kadın kadına konuşmak istedim. Etiler'deki evinde beni annesi karşıladı... O da üzgün, o da çaresizdi. Bunca yıl büyütüp gözünün içine baktığı kızının «ihanet»le damgalanmasını hazmedemiyordu.. «Kızım sanatçı ama biz mazbut bir aileyiz. Ben dul kaldığım zaman Nilüfer henüz 9 yaşındaydı. Onu bugünlere getirene kadar neler çektim. Üç yaşında astıma yakalandı, yıllarca tedavi