Ana içeriğe atla

Vasfi Uçaroğlu ve Berkant Barıştı

Eğer geçtiğimiz hafta cumartesi günü, İzmir'de olsaydınız, Fuar'ın büyük giriş kapısının az ötesinde, kapının üzerinde dalgalanan bayrakların altında cereyan eden bir olay sjzi hayli şaşkına çevirirdi. Tıpkı bizim gibi ilk önce, «Olmaz böyle şey!» der, ama az sonra olmayacak şeyin olduğunu, Berkant’la Vasfi Uçaroğlu'nun sarmaş dolaş kucaklaştığını görür, dudaklarınızdan gayri ihtiyari, «Olmaz olmaz demeyin, olmaz, olmaz!» kelimeleri dökülürdü...
Evet, aylar önce İstanbul’da darılan Berkant'la Vasfi Uçaroğlu geçen cumartesi İzmir'de barıştılar, bir gün boyunca beraber dolaşıp, aralarındaki soğukluğu giderdiler. Beraber yemek yediler, beraber dolaştılar. Onlara kalsa bu beraberliklerini uzun zaman sürdürmek niyetindeydiler. Fakat Vasfi Uçaroğlu'nun önünde bitmek tükenmek bilmeyen Anadolu yolları vardı. Turnedeydi Vasfi Uçaroğlu ve o gece Aydın'da olacaktı.

Berkant'ın Vasfi Uçaroğlu Topluluğu'ndan ayrıldığı günden, geçen cumartesiye kadar birbirleriyle konuşmayan, hatta konuşmamaktan daha ileriye gidip gazete sütunlarında birbirlerine veryansın eden iki şöhretli müzisyenin aralarındaki soğukluğu ortadan kaldırması çok kişinin zihninde, «Acaba geleceğe dair bir yatırım mı?» sorusunun uyanmasına sebep oldu... Şu günlerde Berkant turnesini tamamlayıp İstanbul'a döndü. Vasfi Uçaroğlu ise orkestrası ile birlikte Anadolu'yu şehir şehir, kasaba kasaba dolaşıyor. Yaz aylarında ne yapacakları ise meçhul... Kendilerine sorarsanız, «Bu barışmayı ileride birlikte çalışacağız anlamına almayın,» diyorlar. Diyorlar ama bundan bir süre öncesine kadar değil birlikte resim çektirmek, yan yana gelip iki satır konuşmak istemedikleri de bir gerçek... Bakalım önümüzdeki yaz neler olacak?... İzmir'de biten dargınlık, Türkiye'nin iki ünlü müzisyenini tekrar bir araya getirecek bir köprü olabilecek mi?...(diğer haberler için aşağıdaki linke tıklayın)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkan'ın Oyununa Geldim

TÜRKAN'IN OYUNUNA GELDİM Bir yanardağ...Aylardan beri için için kaynayan...Patlamaya pek niyeti olmadığı halde, koşullar sonucu büyük bir gürültüyle patlayan bir yanardağ... Ve şimdi ateş saçan bu yanardağ Cihan Ünal'dan başkası değil...Türkan Şoray'olan aşkı neredeyse şarkılara türkülere konu olacak duruma geldiği halde işin başından beri ortaya Şoray'la birlikte kesin çizgiler koymayan ve “bile bile lades”li sözler olan “belki”leri,”olabili”leri çok güzel bir şekilde vurgulayan Cihan Ünal,içnde yaşadığı koşulların birdenbire yön değiştirmesiyle artık dayanamadı ve patladı.Ve kanımızca tüm kamuoyunu ilgilendiren, kendisinin Türkan Şoray'la olan aşkının getirdiği,zihinlere çöreklenen bir çok soruya ışık tutan şaşırtıcı itiraflarda bulundu...Cihan Ünal'ı aylar sonra itiraflara zorlayan neden kuşkusuz herkesin evlnecekler gözü ile baktığı bir sırada Türkan Şoray, yeni bir oyunuyla Ruçhan Adlı gibi aşk yaşadığı Cihan Ünal'ı terkedilmiş pozisyonuna soku

Şey Dergisi’nin 1984 Tarihli 29. Sayısı

https://www.tozlumagazin.net

Rıza Silahlıpoda'nın Büyük Aşkı

RIZA Silahlıpoda ile Serap Taşdemiroğlu, ilk kez dört yıl önce İzmir’de tanışmışlardı. Dört yıl sonra yine bir nisan akşamı da aşkları ortaya çıktı. Serap Taşdemiroğlu «Rıza ile bir arkadaş toplantısında tanıştık. Son ra arkadaşlığımız hiç eksilmeden bugüne kadar geldi» derken, Rıza Silahlıpoda da sevgilisinin gözlerinin içine bakarak şunları söylüyor: «Başımdan iki nikah, bir de nişan geçti. Ancak hiçbir zaman aradığım mutluluğu bulamadım. Ve dört yıl önce tanıştığım Serap’ta buldum gerçek dostluğu... Arkadaşlığımız gün geçtikçe sevgiye ve aşka dönüştü. Ama bir süre evlenmeyi düşünmüyoruz.» İstanbul’da tekrar sahneye çıkacak olan Rıza Silahlıpoda bu arada bir longplay dolduracak... Sanatçı İstanbul’da sevgilisi ile dinleniyor ve longplayının hazırlıklarını sürdürüyor. Rıza Silahlıpoda daha önce Sevda Karaca ile evlenmiş, şiddetli geçimsizlik yüzünden ayrılmış, şarkıcı Nilüfer ile de nişanlanıp kavgalı gürültülü bir şekilde nikah masasına gitmeden yollarını ayırmıştı. Rız

Nilüfer'in Kara Lekesi

Tüm çıplaklığıyla bilinmeyen bir olay hakkında konuşmak ve kişiler hakkında suçlamalarda bulunmak yanlış hir harekettir... 14 Nisan 1981 tarihinde resmen boşanmaya karar veren Nilüfer ve Yeşil Giresunlu arasındaki sürtüşmeler de, sonunda bu olayın kahramanlarına koca bir «Kara leke» sürüverdi. Yeşil Giresunlu'nun basına yaptığı açıklamalar oldukça ilginç ve bir o kadar da düşündürücü idi. Giresunlu aynen şöyle diyordu: «Nilüfer'in bir buçuk yıldan bu yana Mehmet Kölük adlı kişiyle ilişkisi vardır.» KADIN KADINA BİR SOHBET Bu olay hakkındaki gerçekleri bulmak için genç sanatçının evine giderek kadın kadına konuşmak istedim. Etiler'deki evinde beni annesi karşıladı... O da üzgün, o da çaresizdi. Bunca yıl büyütüp gözünün içine baktığı kızının «ihanet»le damgalanmasını hazmedemiyordu.. «Kızım sanatçı ama biz mazbut bir aileyiz. Ben dul kaldığım zaman Nilüfer henüz 9 yaşındaydı. Onu bugünlere getirene kadar neler çektim. Üç yaşında astıma yakalandı, yıllarca tedavi

Mine Mutlu Evleniyor

«MİNE MUTLU, rejisör Semih Evinle evlenme hazırlığında.. 'Ateş olmayan yerden duman çıkmaz' derler ya, inanmayın. Yeşilçam burası. Dumansız ateş de yakılır burada, ateşsiz duman da çıkarılır. Bu bakımdan söylentilerdeki gerçek payı üzerinde şimdilik bir tahminde bulunamıyor ve okuyucularımıza sadece bu 'evlilik haberini' vermekle yetini yoruz.» Geçen hafta, mecmuanız SES baskıya girerken duyduğumuz bu haberi tahkik edememiş ve «olayı,» haberler sayhamızda yukarıdaki cümlelerle vermiştik. SES, baskıya girdikten sonra işin gerçeğini öğrendik: Mine Mutlu evlenmesine evleniyordu, ama rejisör Semih Evin’Ie değil. AntalyalI tanınmış bir ailenin milyoner oğlu Cengiz Konuk'la. Geçen haftaki mecmua piyasaya çıkmadan işin gerçeğini öğrenmiş, hatta Cengiz Konuk'la Mine Mutlu'nun birlikte resimlerini çekmiştik, ama ne çare! Haftalık bir mecmua oluşumuz, sizlere olayın gerçek yönünü bir hafta gecikmeyle vermeye bizi mecbur ediyordu.. Mine Mutlu'yla Cengiz Ko