Selma
ile Cihangir'de Oya apartmanının üçüncü katındaki dairesinde
konuştuk. Kaynanası ile birlikte bavullarını yerleştiriyor, bir
yandan da bize laf yetiştirmeye çalışıyordu:
«Annemin
sözleri karşısında hayretler içinde kaldım. Sevgiyle, iyi
niyetle hareket ettik, annem bizim hareketlerimizi suiistimal etti.
'Hayatımda ilk defa aşık oldum. Seviyorum anne; mutlu olmak
istiyorum anne!' dedim, her defasında karşıma çıktı. Adeta beni
bedbaht etmeye çalıştı.
«Yusuf
beni param için kandırıp evlenecek insan değil. Henüz 22
yaşnıda. 40 yaşında falan olsa, insan belki feleğin çemberinden
geçmiş diye düşünüp bazı endişeler duyabilir. Ama Yusuf'um
tertemiz.»
Durdu.
Derin bir soluk aldı. Sigarasını yaktı. Çok sigara içiyordu.
«Yok
efendim paramı yiyormuş, yok efendim beni sömürüyormuş. Onun
parası, onun şöhreti yok mu? Çocuk kendi kazandığı paraları
bile benim adıma yatırdı.
Hemen
yatak odasına koştu. Banka cüzdanını getirdi. Büyük büyük
rakamlar okudu. Bir sigara daha yaktı.
«Beni
sevmese anneme 60 bin liralık bono imzalar, gene annemin 30, 40 bin
liralık borcunu öder miydi? O günlerde böyle bir ruh hali
içindeydi ki, annem 600 bin istese Yusuf hiç çekinmeden imzayı
basacaktı. 60 bin lira ondan alınan borç değil ki, annem bizden o
bonoları zorla, tehditle aldı.»
«Anneme
bakmamak ne demek? Nikahtan sonra yanıma çağırdım. 'Beraber
oturalım. Bir kızın vardı, bir de oğlun oldu' dedim. 'Ben
hizmetçiniz olamam' diye cevap verdi. Allah kaynanamdan razı olsun.
Hemen İzmri'den geldi de beni yalnızlıktan kurtardı.
«Kızının
kocasını deli gibi sevdiğini, sevildiğini bile bile hangi anne
der: 'Ya 60 bini verirsin, ya da evlenemezsin, diye... Yusuf'a da
ağza alınmayacak sözler söyledi. Düşününce yüzüm kızarıyor.
Yusuf ağzını açıp karşılık bile vermedi. Sustu.»
«Annem
diyor ki: 'Babası burada olsaydı, Selma ile Yusuf evlenemezlerdi.
Rahmetli babam da diyordu ki mektuplarında... 'Sakın o kadına 60
bin liralık bono imzalamayın. Annen paraya doyan kadın değildir,
anneni bilmez misin? Vekaleti ben vereceğim. Nikahınızı kendi
elimle kıyacağım. Yusuf'u merak ediyorum...' Rahmetli babamı bir
daha öne sürmesin. Bende mektupları var babamın. Açıklarsam iyi
olmaz, üstelik babam anneme bugüne kadar tek satır dahi mektup
yazmamıştır. Dargınlığı, kırgınlığı hala devam ediyordu.»
Selma sözlerinin
burasında ağlamaya başladı. Göz yaşlarını bize göstermemek
için yatak odasına kaçtı. Geri döndüğü zaman gözleri
kıpkırmızıydı...(diğer haberler için aşağıdaki linke
tıklayın)
Yorumlar
Yorum Gönder