Ana içeriğe atla

Zeki Müren'in Mini Eteği

ZEKİ MÜREN 15 yıldır sahnededir. Bu pek önemli değil aslında, önemli olan bir adamın — bu Zeki Miiren bile olsa — tam 15 yıl boyunca daima zirvede kalmayı becerebilmesindedir. Zeki Müren'in sesi, müzik bilgisi, kültürü bugün her türlü tartışmanın üstündedir, ama bizce onun zirvede kalışının asıl sebebi, daima «yeni» kalmayı bilmesindedir. Gerçekten, Zeki Müren her yıl bir sürü yenilikle çıkar halk karşısına, onları bıktırmaz, üstelik her seferinde gelecekte yapacağı yeniliklerin ipuçlarını verir dinleyicilerine. Lafı fazla uzatmadan bu konuda şöyle söylenebilir: Zeki Müren’in sadece dinleyicisi yoktur. Zeki, hem dinlenir, hem de seyredilir.
Bu yıl ikinci defa sahneye çıkan Zeki Müren’in sahne yeniliği herhalde önümüzdeki günlerde büyük polemiklere yol açacaktır. Nasıl açmasın, Zeki Müren/1970, sahneye bu yıl kadınlar arasında hayli tutulan tunikle, maksi etekle çıkmakta, dinleyenlerin hayretini mini mini etekli bir kıyafet giyerek daha da arttırmaktadır. Bu konuda çeşitli şeyler söylenmekte, türlü yorumlar yapılmaktadır. Kimi, «Güzele ne yakışmaz!» kavlince, «Zeki ne giyse kendine yakıştırır,» demekte, kimi, «Kadın kılığına girmek bir erkeğe yakışmıyor,» demektedir. Peki ama Zeki Müren bu konuda ne düşünmektedir acaba?
Bu sorunun cevabını Zeki Müren'in mini etekle sahneye çıktığı Taşlık gazinosuna gidenler hemen çözebiliyorlar. Zeki programa siyah smokinle başlıyor, sonra yepyeni 4 kıyafetle sahnede şarkılar söylüyor ve finale girmeden önce kısa bir konuşma yapıyor:
- «Benim canımdan çok sevdiğim dinleyenlerim, beni yaşatan, bana hayat veren dinleyicilerim,» diye söze başlıyor, sonra kendi sahne hayatını şöyle özetliyor: «Bundan 15 yıl önce, huzurunuza ilk defa çıkarken siyah papyonumun ortasına bir tek inciyi korka korka işletmiştim. Ertesi yıl cekedimin yakasını inciyle işlettiğim zaman alkışlarınız, takdirleriniz bana şevk verdi ve gördüğünüz gibi bugün sahne kıyafetleri 15 yıl öncesiyle kıyaslanmayacak derecede değişti. Şimdi, 15 yıl öncesinin heyecanını duyan Zeki Müren 15 yıl öncesinin cesareti ve sanatçı korkusu içinde 2 kıyafet sunacak.»
Sonra Zeki Müren maksi elbisesiyle sahneye geliyor, programı mini etekli elbiseyle bitiriyor.
Bu konudaki «tepki» nin olumlu ve olumsuz olarak ikiye ayrıldığını yukarıda söylemiştik. Olumsuz tepkilere karşı Zeki Müren şunları söylüyor:

- «Dedelerimiz ev içinde entari giyerlerdi. Padişahlarımız kaftan içinde entariyle dolaşırdı. Kafkas beyleri aynı entari stili kıyafet giydiler, hatta ata rahat binmek için bu kıyafetin önünü açtılar. Mevleviler entariyle dönüyor. Honolu'luda çıplak ayaklı entarili beyler var. Bütün dünya kıyafette unisex diye adlandırılan modaya gidiyor. Üstelik ben bu kıyafetleri sahnede giyiyorum. Dinleyicim, benim velinimetimdir. Ona daima yenilikler sunmak benim sanat şerefimdir, sabah uykularını feda edip, gün ışımadan beni dinlemeye koşan vefakar dinleyecilerime karşı borcumdur.»...(diğer haberler için aşağıdaki linke tıklayın)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkan'ın Oyununa Geldim

TÜRKAN'IN OYUNUNA GELDİM Bir yanardağ...Aylardan beri için için kaynayan...Patlamaya pek niyeti olmadığı halde, koşullar sonucu büyük bir gürültüyle patlayan bir yanardağ... Ve şimdi ateş saçan bu yanardağ Cihan Ünal'dan başkası değil...Türkan Şoray'olan aşkı neredeyse şarkılara türkülere konu olacak duruma geldiği halde işin başından beri ortaya Şoray'la birlikte kesin çizgiler koymayan ve “bile bile lades”li sözler olan “belki”leri,”olabili”leri çok güzel bir şekilde vurgulayan Cihan Ünal,içnde yaşadığı koşulların birdenbire yön değiştirmesiyle artık dayanamadı ve patladı.Ve kanımızca tüm kamuoyunu ilgilendiren, kendisinin Türkan Şoray'la olan aşkının getirdiği,zihinlere çöreklenen bir çok soruya ışık tutan şaşırtıcı itiraflarda bulundu...Cihan Ünal'ı aylar sonra itiraflara zorlayan neden kuşkusuz herkesin evlnecekler gözü ile baktığı bir sırada Türkan Şoray, yeni bir oyunuyla Ruçhan Adlı gibi aşk yaşadığı Cihan Ünal'ı terkedilmiş pozisyonuna soku

Şey Dergisi’nin 1984 Tarihli 29. Sayısı

https://www.tozlumagazin.net

Rıza Silahlıpoda'nın Büyük Aşkı

RIZA Silahlıpoda ile Serap Taşdemiroğlu, ilk kez dört yıl önce İzmir’de tanışmışlardı. Dört yıl sonra yine bir nisan akşamı da aşkları ortaya çıktı. Serap Taşdemiroğlu «Rıza ile bir arkadaş toplantısında tanıştık. Son ra arkadaşlığımız hiç eksilmeden bugüne kadar geldi» derken, Rıza Silahlıpoda da sevgilisinin gözlerinin içine bakarak şunları söylüyor: «Başımdan iki nikah, bir de nişan geçti. Ancak hiçbir zaman aradığım mutluluğu bulamadım. Ve dört yıl önce tanıştığım Serap’ta buldum gerçek dostluğu... Arkadaşlığımız gün geçtikçe sevgiye ve aşka dönüştü. Ama bir süre evlenmeyi düşünmüyoruz.» İstanbul’da tekrar sahneye çıkacak olan Rıza Silahlıpoda bu arada bir longplay dolduracak... Sanatçı İstanbul’da sevgilisi ile dinleniyor ve longplayının hazırlıklarını sürdürüyor. Rıza Silahlıpoda daha önce Sevda Karaca ile evlenmiş, şiddetli geçimsizlik yüzünden ayrılmış, şarkıcı Nilüfer ile de nişanlanıp kavgalı gürültülü bir şekilde nikah masasına gitmeden yollarını ayırmıştı. Rız

Nilüfer'in Kara Lekesi

Tüm çıplaklığıyla bilinmeyen bir olay hakkında konuşmak ve kişiler hakkında suçlamalarda bulunmak yanlış hir harekettir... 14 Nisan 1981 tarihinde resmen boşanmaya karar veren Nilüfer ve Yeşil Giresunlu arasındaki sürtüşmeler de, sonunda bu olayın kahramanlarına koca bir «Kara leke» sürüverdi. Yeşil Giresunlu'nun basına yaptığı açıklamalar oldukça ilginç ve bir o kadar da düşündürücü idi. Giresunlu aynen şöyle diyordu: «Nilüfer'in bir buçuk yıldan bu yana Mehmet Kölük adlı kişiyle ilişkisi vardır.» KADIN KADINA BİR SOHBET Bu olay hakkındaki gerçekleri bulmak için genç sanatçının evine giderek kadın kadına konuşmak istedim. Etiler'deki evinde beni annesi karşıladı... O da üzgün, o da çaresizdi. Bunca yıl büyütüp gözünün içine baktığı kızının «ihanet»le damgalanmasını hazmedemiyordu.. «Kızım sanatçı ama biz mazbut bir aileyiz. Ben dul kaldığım zaman Nilüfer henüz 9 yaşındaydı. Onu bugünlere getirene kadar neler çektim. Üç yaşında astıma yakalandı, yıllarca tedavi

Mine Mutlu Evleniyor

«MİNE MUTLU, rejisör Semih Evinle evlenme hazırlığında.. 'Ateş olmayan yerden duman çıkmaz' derler ya, inanmayın. Yeşilçam burası. Dumansız ateş de yakılır burada, ateşsiz duman da çıkarılır. Bu bakımdan söylentilerdeki gerçek payı üzerinde şimdilik bir tahminde bulunamıyor ve okuyucularımıza sadece bu 'evlilik haberini' vermekle yetini yoruz.» Geçen hafta, mecmuanız SES baskıya girerken duyduğumuz bu haberi tahkik edememiş ve «olayı,» haberler sayhamızda yukarıdaki cümlelerle vermiştik. SES, baskıya girdikten sonra işin gerçeğini öğrendik: Mine Mutlu evlenmesine evleniyordu, ama rejisör Semih Evin’Ie değil. AntalyalI tanınmış bir ailenin milyoner oğlu Cengiz Konuk'la. Geçen haftaki mecmua piyasaya çıkmadan işin gerçeğini öğrenmiş, hatta Cengiz Konuk'la Mine Mutlu'nun birlikte resimlerini çekmiştik, ama ne çare! Haftalık bir mecmua oluşumuz, sizlere olayın gerçek yönünü bir hafta gecikmeyle vermeye bizi mecbur ediyordu.. Mine Mutlu'yla Cengiz Ko