Gazinodan
sonra film piyasasında da iyi para getiren bir kişi haline gelen
Ahu Tuğba son filmi olan “Zifaf"ta ağırlığını ortaya
koydu ve ünlü aktörlere tampon olmayacağını göstererek adını
birinci ve sürmanşet yazdırdı... Ahu Tuğba bu tutumuyla aynı
zamanda kendisini yalnızca süs olarak gören
erkek
aktörlere de düşündükleri gibi olmadığını göstermiş
oldu...
Son
filmi "Zifaf''ta Faruk Peker’le bol bol yatak sahnesi olan Ahu
Tuğba güzelliğinin yanısıra oyun gücünü da ortaya koyarak
afişlerdeki adının hakkını veriyordu... Evet bundan böyle erkek
oyuncular Ahu Tuğba'nın altında artık...
Ahu
Tuğba'nın sanat yaşamının büyük bir bölümü çıkışlarla
doludur. Ne var ki gazino neonlarında ismini assoliste yakın
yazdırdığı halde sinemada hep ünlü aktörlerin altında yer
almıştı. Oysa son filmi olan “Zifaf"ta bu ünlüleri altına
almasını bildi Ahu Tuğba... Ve adını birinci ve sürmanşet
yazdırdı... Böylece sanatçı büyüklük kompleksindeki Faruk Peker gibi oyuncuyla, Salih Güney'li kadronun üstüne çıkarken,
film piyasasında da yeni bir döneme giriyordu... Kuvvetliydi, çünkü
para kazandırıyordu artık...
Üç
yıl önce sahnelerde başlayan Ahu Tuğba fırtınası sinemada da
şiddetini koruyor... Assolistlerin kadrosunda çalışması için
şart koştuğu, gazinocunun daha kapıdan girmeden “sultanım”
diye karşıladığı Ahu Tuğba, gelişiyle birlikte peşinden
birçok para bırakan erkeği sürüklediğinden, çevirdiği
filmlerde de hem para getiriyor, hem de ünlü aktörlere tampon
oluyordu... Ancak Sezer film adına Berker İnanoğlu hesabına
çevirdiği son filmde Ahu Tuğba kanunu işledi... Daha doğrusu Ahu
Tuğba adına dönüm noktası olan “Zifaf" adlı filmde,
sanatçı erkeklerden intikamını aldı... Ve herhangi bir aktöre
artık tampon olmak niyetinde olmadığını, kendi ağırlığının
para getireceğini ortaya koydu... Ahu Tuğba'nın sinema grafiğine
bakarsanız ünlü olmadan önceki filmlerini saymazsak, Kadir
İnanır’lı filmlerin çoğunlukta olduğu görülür. Ardından
Tarık Akan ... Ve bu filmlerin hepsinde Ahu Tuğba daima ikinci
olarak yazılmıştır... Ama bu filmlerle yapımcısı para
kazanınca, Ahu Tuğba'nın da politikası değişti... Bir anlamda
artık sinema piyasasında da borusunu öttürmeye başladı...
Bundan elbette ki yararlanacaktı... Ahu Tuğba'da onu yaptı... Önce
filme başlamadan adının birinci üstelik Yeşilçam diliyle
sürmanşet yazılmasını şart koştu.. Ondan sonra “Zifaf”
filminin çekimine başladı... Hele Faruk Peker gibi ortaya kanun ve
sorun çıkaran bir aktörle oynamasına rağmen... Evet, gerek
filmin jeneriğinde, gerekse afiş ve lobilerinde Ahu Tuğba, Faruk
Peker, Salih Güney gibi erkekleri altına aldı... Bu aynı zamanda
Ahu Tuğba’nın intikamla karışık zaferi oluyordu... Tıpkı
filmlerinin iş yapması gibi bir zafere ikincisini eklemiş, kadın
ağırlıklı senaryoda yine kadının ismini başa yazdırarak
kuvvetini ortaya koymuştu... “Sinemada artık belirli yerim var”
diyen Ahu Tuğba son filmi “Zifaf” la ilgili olarak da diyordu
ki:
“Daha
önceki filmlerde senaryo neyi gerektiriyorsa yaptım... Soyundum,
öpüştüm, yatağa girdim... Ağırlığı üstlendiğim halde
erkek oyuncunun adının önce yazılmasına da ses çıkarmadım.
Ama artık durum değişti... Madem ki ben tutuluyorum ve para
kazandırıyorum, geçer akçe olduğum sürece de adım birinci ve
büyük yazılacak” Evet erkek oyuncular Ahu'nun altında kaldı...
Şimdi bekliyoruz Kadir İnanır veya Tarık Akan’la film çevirdiği
zaman ne olacak diye...(diğer haberler için aşağıdaki linke
tıklayın)
Yorumlar
Yorum Gönder