Ana içeriğe atla

Sibel Egemen Evliliğe Tövbe Dedi

Sibel Egemen’in parmaklarına dikkatle bakarsanız her gün derişik bir alyans görürsünüz. İlk anda onun çok erkekli bir yaşamı sürdürdüğünü sananlara bir uyarımız var. Sibel Egemen bir evlilik düşmanıdır. Ve de alyanslar onun için ilginç bir takıdır. Çünkü...
Evillik artık gençlerin pembe ideali değil, bunalım yaratacak bir sorun oldu çıktı. Günümüzün gençliğine ''evlilik" lafını söylediğiniz zaman yüzü beş karış asılıyor. Neden mi? Her geçen gün artan hayat pahalılığından ve de yeni bir ev kurmanın getirdiği maddi, manevi ağır sorumluluklardan tabii... Oysa parası olan mutlu bir azınlık da var genç kuşak arasında. Ama onlar bile evliliğin "E"sini ağızlarına almak istemiyor. Çünkü flört etmek, nikah defterine imza atmakla kaybolduğu iddia edilen özgürlüğü doyasıya yaşamak daha cazip geliyor. Genç kuşağın şöhretli isimlerinden Sibel Egemen’de evlilik düşmanlığını basında kamuoyu yaratarak körükleyenlerin başında geliyor.
Bugüne kadar bir denemenin dışında herhangi bir aşk sansasyonuna adını karıştırmayan ve karıştırmamak için büyük çaba harcayan Sibel Egemen kadın - erkek ilişkilerindeki ketumluğu yüzünden ''Bakirelik" tartışmasına hedef oldu bildiğiniz gibi. Neyse şimdi Sibel Egemene hâlâ ''Bakire misin?" diye soran yok. Ama ne zaman evleniyorsun sorusundan bezmiş halde ŞEY'e ilk kez içini döktü sanatçı;
- “Benim başımden bir nişan geçti. Evleneceğim erkek gözüyle baktığım ve henüz çok saf duygular içinde bağlandığım insandan yalan ve dedikodular yüzünden ayrıldım. O günden itibaren yanımda sanat uğraşıları için bulunan erkeklerden başka hiç bir erkeği göstermeyeceğime yemin ettim. Bugün görebiliyor musunuz? Oysa her genç gibi benim de flörtlerim oldu, olacak da. Ama kimse beni göremeyecek. Bu yüzden de evlilikten nefret ediyorum. Çünkü büyük bir hevesle taktığım alyansı nefret ederek çıkarttım. Şimdi çeşit çeşit alyans takıyorum. Çünkü onlar benim için çevremin merakını dedikodusunu yaptıran, beni eğlendiren araç. Normal alyanstan nefret ediyorum. Bu yüzden de hep o an moda olan taşlı alyanstan takarak eğleniyorum. Eğer günün birinde ciddi ciddi evleneceğimi duyarsanız anlayın ki çıldırmışımdır...''

Evet başından geçen mutsuz bir nişan olayı Sibel Egemen’i evlilik düşmanı yapmış meğerse. Ve bu yüzden şimdiye kadar bir erkekle afişe olmamış. Bundan sonra da olmayacakmış. İnşallah bu evlilik düşmanlığı gitgide artarak genç şarkıcıyı erkeklerden de soğutmaz...(diğer haberler için aşağıdaki linke tıklayın)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nükhet Duru'nun Çıplaklığı Başına Dert Oldu

ARTIK Nükhet Duru gecede 3-4 yerde sahneye çıkan bir uvertürdür. Repertuvarına daha bir dikkat eder; saçına, giyimine, hareketlerine daha bir özen göstermeye gayret eder. Bu arada Yeşilçam'dan da film teklifleri gelmektedir. Ve yıl 1970'tir. Ayhan Işık, Bahar Erdeniz ve Yusuf Sezgin 'in başrolleri paylaşacakları bir filmin hazırlıkları yapılmakta ve bu filme bir kadın oyuncu aranmaktadır. Ve Nükhet Duru adında karar verir yapımcılar. O günleri de şöyle anlatır Duru: «Bir gün çalıştığım gazinonun kulisine bir prodüksiyon amiri geldi. 'Nükhet Hanım hikaye tam size göre, Ayhan Işık'la oynayacaksınız' dedi. «Ben 'Oynayamam, imkanı yok' dedim. Adam 'Neden?' diye sordu. «'Zaten gecede üç dört yerde sahneye çıkıyorum. Gündüzleri de uyuyorum filmi ne zaman çekeceğiz. Film çekmeye zamanım mı var?' dedim. «'Biz çekim saatlerini sizin boş saatlerinize göre ayarlarız' dedi adam. «Sonra çekimler başladı. Ben ne filmin adını b...

Turgut Özatay Evlendi

1964 yılını 1965'e bağlayan günlerdeyiz... İstanbul rıhtımına güzel bir Italyan gemisi yanaştı: «San Marco»... Gemiden çıkan turistler Istanbul'ın tarihi anıtlarını, tabiat güzellikleri görmek istiyorlar. Geminin merdivenlerinden iki İtalyan kızı iniyor. Tam o sırada Türk sinema dünyasının ünlü karakter oyuncusu Turgut Özatay da orada bir arkadaşını ziyarete gelmiş. Kızlardan İngilizce bileni Turgut'a, «Ayasofya'ya ne taraftan gidebiliriz?» dîye sordu. Turgut da bu iki turist kıza, «İsterseniz otomobilimle sizi oraya götürebilirim,» cevabını verdi. Biraz sonra üç kişi Ayasofya'nın 1500 yıllık kubbesi altında geziyordu. Genç kızlardan Cinzia Morigi adında olanı Fransızca biliyordu ve Urbino üniversitesinde felsefe doktorası yapıyordu. Cinzia, İtalya'ya gittikten sonra, pek beğendiği Turgut Özatay'a bir teşekkür mektubu yazdı. Turgut bu mektubu arkadaşı Vladimir Krasovsky'ye tercüme ettirdi. Mektuplaşma aylarca, hatta yıllarca devam etti. 1965 geçmi...

Turgut Akyüz Kör Kurşunun Hedefi Oldu

16 Şubat Çarşamba günü büyük bir acı yaşandı gazino dünyasında. Stardust Gece Kulübü sahibi Turgut Akyüz, Abbas Heybetli tarafından tabanca ile vurularak öldürülmüştü. Olayın nedenleri konusunda çok şey söylenmiş, iddialar arasında, gazino patronlarının Gönül Yazar'a sahne boykotu uygulama kararı aldıkları halde Turgut Akyüz'ün bu kararı hiçe saymasının olaya neden olduğu iddiası bile yer almıştı. Oysa olay gecesi gazinoya arkadaşları ile gelen Abbas Heybetli, olay sırasında söylediği şeyleri, 22 Şubat Salı günü Fatih'de yakalandıktan sonra da ileri sürmüş ve, «Yengem Muazzez Abacı'nın söylediği 'Yasemen' şarkısını o an Gönül Yazar'ın okumasına dayanamadım. Çünkü o şarkıyı yengem tanıtmıştı ve bestecisinden sonra onun sayılırdı. Bu yüzden Gönül Yazar'ı uyardım. Ama Turgut Akyüz çok sert bir şekilde müdahale etti, içkiliydim ve kendime hakim olamadım» demişti. Neden ne olursa olsun, o akşamki bir öfke her iki tarafın da acı çekmesine yetmişti so...

Zafir Seba Bir Yuvarlakla Ayıbını Kapatacak

“ Bugüne değin hep çıplaktım, zaten şöhretimi de soyunmama borçluyum. Ama bu ne zamana kadar sürer, orası meçhul. İşte ben de bu meçhulün kurbanı olmamak ve sahnelerde kalıcı olabilmek için yepyeni bir karar aldım. Yapacağım uzunçalarla sadece çıplak olmadığımı, sanatçılık yönümün de bulunduğunu kanıtlayacağım. Tüm şöhretimin yarattığı çıplaklık imajını bu uzunçalarla başka yönlere çekeceğim gibi ayıbımı da böylece bir yuvarlak plakla kapatmış olacağım.” Evet, yakında dolduracağı bir uzunçalarla geçmişine bir anlamda set çekeceğini açıklayan Zafir Seba söylüyor bu sözleri. Hani şu gerek sahnede, gerekse fotoğraflarında daima çıplak olarak görülen ve bu nedenle de normal bir giysi ile görsek “Aaa bu o mu acaba?” diyeceğimiz çıplak şarkıcı. Çünkü kendisi şimdiye kadar dikkatleri üstüne vücudunu hiç çekinmeksizin sereserpe gözler önüne sererek çekmiş, halen de öyle sürdürmekte. Ama bundan böyle çıplaklığın uzun ömürlü olamayacağını, bir yandan yaşının geçtiğini, bir yandan da soyunma...

Emel Sayın'ı Yeliz Mi Ayırdı?

Güneşli ve sıcak bir mayıs sabahı Suadiye'nin Şendurak Sokağında bulunan 16 numaralı apartmanın 8'nci dairesinin zilini çaldık... Basında çıkan yazılar ve ortalıkta dolaşan söylentilere göre Emel Sayın ile Selçuk Aslan'ın ayrılmaları an meselesiydi... Gerekçe olarak da Yeliz gösteriliyor ve deniliyordu ki: «Selçuk'la Yeliz arasında büyük bir aşk var»... SES Dergisi her olayda olduğu gibi, bu olayda da meselenin gerçek yüzünü verebilmek için bir süre bekledi ve sonunda Emel Sayın’ın kapısını çaldı... Zil sesinden kısa bir süre sonra, kapı açıldı. Pek çok kişinin «Emel Sayın çok perişan... Evinden dışarı adım atmıyor...» dediği Emel Sayın karşımızda duruyordu: «Hoşgeldiniz... Buyurun, içeri girin lütfen...» Henüz sabahın erken saatleri olmasına rağmen farklı görünüyordu Emel Sayın... Gülüyordu... Sabah kahvaltısını çoktan yapmış, erken kalkan kişilere öz bir rahatlıkla çivin içinde dolaşıyordu. Pek çok sanatçının yataklarından ancak öğleden sonra kalktıklarını ...