Hiç
ümit edilmedik bir zamanda geliveren şöhret, bazen o şöhrete
sahip kişinin başını döndürüyor, dilini çözüyor... Aynen
Harika Avcı'nın üvertürlükten gelip erkek müşterileri
sayesinde tepeden inme assolist oluverince dilinin çözülmesi
gibi...
Ve
Harika Avcı assolist olunca bir de film teklifi aldı. Ama güdümlü
assolist, bu film teklifini o kadar küçümsedi ki, hemen, dev
aynasının karşısına geçip, konuşmaya başladı: “Ben
assolistim. Sinemada yeni yüz yok. Onun için filmciler benimle film
çevirmek için kuyruğa girecek...”
Dediği
gibi sinema için belki yeni yüzdü ama aradan geçen zaman içinde
ne bir tek filmci Harika Avcı'nın kapısını çaldı, ne de öyle
bir kuyruk oluştu. Yani, film yapımcıları tombul assoliste pek
şans tanımadılar sinemada...
Gençliğine,
yüzünün güzelliğine ve tepeden inme assolistliğine güvenerek
Türkan Şoray'ın, Hülya Koçyiğit'in, Fatma Girik'in yerine göz
diken, Ahu Tuğba, Banu Alkan gibi sinemada geçer akçe olan
kadınları sollayacağını iddia eden Harika Avcı'da böylece düş
kırıklığına uğrayıverdi. Buna bir de aldığı kilolar
eklenince tombul güzel, değil zirveye çıkmak, kendinden söz
ettirecek bir film çevirmek için bile Yeşilçam’a adımını
atamadı.
Eee,
ne demişler; “Büyük lokma ye büyük söz söyleme.”...(diğer
haberler için aşağıdaki linke tıklayın)
Yorumlar
Yorum Gönder