Evet,
Yeşilçam günah çıkartıyor. Yeşilçam 20 yıl öncesine kadar
baştacı ettiği bir devrin starına vefa borcu ödüyor. Bir başka
deyişle önce baştacı ettiği sonra da içinden kopartıp üvey
evlat muamelesi göstererek alkolik olarak sefalete sürüklediği
Cahide Sonku’yu Türk sinema tarihinde bir “Altın Klasik”
olarak yaşatmaya hazırlanıyor. Ünlü sanatçıyı canlandıracak
kadın ise bu günün taçsız kraliçesi Türkan Şoray. Uzun uzun
düşündükten ve birkaç kez yazılan biyografik senaryoyu
değiştirdikten sonra oynamayı kabul eden Türkan Şoray böylece
Yeşilçam'ın Cahide Sonku’ya olan vefa borcunu ödemeye vesile
olacak. Fevzi Tuna ve Onat Kutlar tarafından hazırlanan senaryoyu
inceleyen Türkan Şoray’ın bu filmle olaylar yaratacağı da
şimdiden konuşuluyor...
1950'1i
yıllarda gittiği gazinolarda dış kapıdan itibaren kırmızı
halılar serilerek karşılanan, garsonların patlattığı
şampanyaları daha kapıdan itibaren yudumlamaya başlayan Türk
sinemasının Madene Dletdch'i1970'li yılların başında
Cihangir’deki döküntü evinde kaderine mahküm olmuştu. Alkolün
etkisiyle geçmişteki şaşaalı yılları unutmaya çabalayan
“Efsane Kadın”ın ölmeden önce en üzüntülü şikayeti
altına idrar kaçırmasıydı. İşte 1981 yılının mart ayında
noktalanan bu hazin öykünün sonu Türkan Şoray'ı oldukça
ürkütüyor. Çünkü Türk sinemasının “Greta Garbo”su olarak
nitelenen Şoray efsane kadını güzel yanlarıyla yaşatmak
düşüncesinde...
Karnı
büyüyor film üstüne film çekiyor...
Son
yıllarda özel yaşamına gösterdiği gizlilikten ötürü Türk
sinemasının “Greta Garbo”su olarak anılan Türkan Şoray,
sezona üç filme girerken büyüyen karnının sıkıntısını
çekiyor. Hamileliğinde beşinci aya giren Türkan Şoray çok sıkı
bir çalışma ile karnı daha şişkin hale gelmeden üç filmi
tamamlamak için çaba harcıyor. İstanbul’daki Pakize Tarzı
Kliniği’nde özel doktoruyla sürekli temas halinde olan Türkan
Şoray’a bu filmleri için özel kostümler hazırlanıyor...
Hamileliğin ilk aylarındaki fiziksel sıkıntıları atlatan Türkan
Şoray yeni filmine başlamadan önce kocasıyla birlikte tatil yapıp
biraz da yanmak üzere Marmaris’e gitti...
Elinde
yarım kalmış sigarası ve dağınık masada duran alkol çöküntülü
bardakların arasında son nefesini verdikten sonra bir suçlu arandı
Cahide Sonku’nun acı sonuna... Kimi “alkol” dedi, kimi
“yoksulluk” kimi de “şöhretini yitirdikten sonra bozulan akli
dengesini gösterdi hazırlanan acı sona. Oysa bu Cahide Sonku
dramını sayfa sayfa Yeşilçam yazdı... Uzun yıllar önce
şöhretin zirvesine çıkarttığı “Efsane Kadın”ı, Türk
sinemasının “Maden Dletrlch”i ilan ettiği yıldızı kötü
kaderine adım adım Yeşilçam sürükledi.
Şimdi
ise ölümünden üç yıl sonra Cahide Sonku'ya hiçbir şey
kazandırmayacak vefa borcunu ödemeye hazırlanıyor. Cahide
Sonku'dan milyonlar kazanan film yapımcıları bu vefasızlık ve de
hayırsızlıkla onun ölümünü erken hazırlarken, bu günün genç
sinemacıları, genç senaristleri de bir devrin efsane kadınını
“Altın Klasik” olarak yaşatmak için çalışıyor. Ve bu
çabaya zirvedeki oyuncu olarak Türkan Şoray'da oyunculuğuyla
katılıyor. Sadece tapılan bir film yıldızı değil aynı zamanda
başarılı bir tiyatro oyuncusu ve de yönetmen olan Cahide
Sonku'nun sanat yaşamında kendisine benzeyen çok ortak yanları
bulunduğunu gözlemleyerek “Efsane Kadın”ı canlandırmayı
kabul eden Türkan Şoray önce Marmaris’te kocası Cihan Ünal’la
birlikte deniz tatili yapıp bronzlaşacak sonra Delta Film adına
sezonun ilk filmini çekecek. Sonra da Kadri Yurdatap’ın sahibi
bulunduğu Kök Film adına Cahide Sonku’nun hayatını
canlandıracak. Daha sonra ise bölge işletmecilerinin birleşerek
Türkan Şoray-Cihan Ünal çiftine çekeceği filmle Türk
sinemasının taçsız kraliçesi çocuğunu doğurmadan önce sezonu
kapatacak...
Cahide
Sonku’nun hayatını canlandırıp canlandırmamakta önceleri
tereddütte olan Türkan Şoray iki usta senarist-yönetmen Fevzi
Tuna ve Onat Kutlar tarafından hazırlanan senaryolarda birkaç kez
değişiklik yaptırdı. Şimdi ise Türk sinemasında ilk kez
çekilecek olan "Biyografik" filmle yine öncü olacak
Türkan Şoray. Hayli zengin bir prodüksiyon olarak "Efsane
Kadın"ı hazırlayan Kadri Kök ise bu filmin yaşanılan
olaylara sadık kalabilmesi için her türlü maddi harcamadan
kaçınmayacaklarını söylüyor ekibi adına...
Üç
yıl önce soğuk bir mart gününde hayata gözlerini kapayan Cahide
Sonku’nun bugüne kadar ekrana iki filmi çıkarıldı. Oysa
ölmeden önce gittiği salaş meyhanelerden birinde bularak yıllar
sonra tekrar Sonku’yu kameralarla buluşturan Ülkü Erakalın
çektiği renkli filmi ölümünden sonra yayınlanması şartıyla
TRT’ye teslim etmişti. Hiç kimsede bulunmayan bu kıymetli
belgeseli ölümünden sonra dahi yayınlamayan TRT’nin kulaklarını
çınlattık Türkan Şoray tarafından hayatının filme alınacağını
öğrenince...
Geçtiği
yollara halılar serilen, zarif ayakkabılarından şampanyalar
içilen ve adının geçtiği yerlerde erkeklerin yüreğini hoplatan
Cahide Sonku’yu sefil günlerinde nasıl bulduğunu şöyle
anlatıyor Ülkü Erakalın:
"Cahide
Hanımı çok eskilerden tanırdım. İçki içmeye tövbe ettiği
dönemlerde hep destek olmaya çalışmıştım. Ama o tövbesini
tutmadı. Yıllar sonra onu bir salaş meyhanede buldum. Efsane kadın
çok değişmişti ama hareketlerinde asillik kaybolmamıştı...
Boynundan çıkarmadığı kirli eşarbını nadide bulunan, ipekmiş
gibi arkasına atarken ihtişamlı görünümünden hiçbir şey
kaybetmemişti. Keza eteğindeki yırtığı saklamak için bacak
bacak üstüne atarken prensesler gibi vakur bir eda taşıyordu
yüzünde. Yalnız yaşadığı hayat onda derin izler bırakmıştı.
O zaman kimsenin başaramadığı bir şeyi yapmaya karar verdim.
Fırsat bulmuşken Cahide Sonku'nun kendisini anlatacağı kısa
metrajlı bir filmi çekebilirdim. Kendisine belli etmeden sekiz
dakikalık renkli bir filmini çektim. Ben sordum o da hayatını
anlattı. Ve ortaya bir daha ele geçemeyecek bir yapım çıktı.
Şimdi o film TRT'nin tozlu arşivlerinde duruyor işin acısı...
Halbuki Yeşilçam'ın yeni hatırladığı Cahide Sonku'yu TRT
çoktan ekrana getirerek "Efsane Kadın"ı hem günün
gençliğine tanıtır hem de dünün gençliğini anılara
sürükleyebilir."
Gerçek
adı Cahide Serap olan, Yemen doğumlu Cahide Sonku figüran olarak
girdiği Şehir Tiyatrosundan "Söz Bir Allah Bir" filmiyle
adım attığı Yeşilçam’da tekrar dirilecek. Yönetmenliğini
yaptığı "Fedakâr Ana", "Aysel Bataklı Damın
Kızı'', "Şehvet Kurbanı'', "Yayla Kartalı'', "Vatan
Çiçeği'', "Sokak Kızı'', "Beklenen Şarkı'' ve ''İlk
ve Son'' filmleriyle kendi adına film şirketi kuracak, hanlar,
arsalar, katlar sahibi olacak kadar zenginleşen ve şöhretin
zirvesine çıkan Cahide Sonku, yalnızlıktan yakına yakına varlık
içinde yoksulluk çekerek yaşamını yitirirken tabii ki aklından
geçirmiyordu kendisinden sonra yaratılan yeni "Efsane Kadın"
Türkan Şoray’ın hayatını filme alacağını...(diğer haberler
için aşağıdaki linke tıklayın)
Yorumlar
Yorum Gönder