Ana içeriğe atla

Zeki Müren Telefonda

4 Ocak Çarşamba... SES Dergisi şimdiye dek geçirdiği en muhteşem günlerinden birini yaşıyor... O gün her şeyin en güzelinin olması için yapılan yoğun hazırlıklar sabahtan başlıyor, telefonlar sürekli çalıyor... Saat 16.00’ya doğru çalışmalar hızını arttırıyor...
Anladınız değil mi? Gelen konuğumuz sahnelerimizin en büyüğü Zeki Müren... Sanatçımız dergimize geldiği andan itibaren sürekli çalmakta olan telefonlara yetişebilmek için büyük bir güç sarf ediyor. Ancak bu durum onu alabildiğine mutlu kılıyor. Sevilmek, üstelik böylesine uzun süreli, unutulmamacasına sevilmek gerçekten de güzel olmalı.
Hayranları 'Sanat Güneşi' mizi çok özlemiş olsalar gerek. Çünkü ona yönelttikleri soruların başında ne zaman sahneye çıkacağı yolundaki soru geliyor... Ancak Zeki Müren, sağlığı nedeniyle bunun olanaksız olduğunu söylüyor.
Ve iki saat hemen sona eriyor. «Sanat Güneşi»miz geldiği gibi büyük bir ihtişamla gidiyor.
Dergimize hayranlarıyla telefon konuşması yapmak için gelen sanatçımız Zeki Müren, karşılaştığı yoğun sevgi gösterisiyle en büyük olduğunu bir kez daha kanıtladı...
AYŞE ÖZCAN (28-Memur-İST.) — Sizi sahnelerde ne zaman göreceğiz?
«Doktorlar izin vermiyor. Kısa kısa televizyonda görüneceğim.»
Bize o da yeter. Siz bir numarasınız.
Nursel DURMUŞ (23-Hesap uz- manı-İST.)
Sizi ne zaman sahnelerimizde izleme mutluluğuna erişeceğiz?
«Teşekkürler... Ama doktorlar izin vermiyorlar.»
Leyla BODRUK (18-Ev kızı-IST.)
  • Evlenmeyi düşünüyor musunuz?
«Benim evlenme yaşım geçti. Ben sanatımla evliyim.»
Süleyman TOPALOĞLU (27-Mat- baacı-İST.)
  • Saygılarımızı sunarız.
«Saygılar bizden efendim.»
  • 'Canlarım’der misiniz?
«Canlarım, güzellerim, aşklarım benim...»
Pulya ÖZERCAN (22-Sekr.-İST.)
Yılbaşı gecesi televizyonda çok başarılıydınız...
«Çok teşekkür ederim efendim.»
Bahar DIVARCI (19-Sekr.-İST.)
  • Sanatçıların haklarını koruyan bir kuruluş var mı?
«2 gün önce bir vakıf kurduk. Gazetelerde yazıldı efendim.»
Şahinde ERAN (16-Ev kızı-İST.)
  • Hiç aşık oldunuz mu?
«Tabii. 17 yaşımdaydım.»
Hasip BEREKET (30-İktisatçı-İST.)
  • Zeki Bey, Anadolu’da niçin halk konserleri vermiyorsunuz?
«4 senedir sıhhatim müsait değil. Doktorlar izin vermiyorlar. Ama çok istiyorum.»
Sevgi CUHADAROĞLU (16-Öğr. - İST.)
  • En çok sevdiğiniz şarkınızın adı?
«Gitme Sana Muhtacım.»
Canan UMUTLU (37-Ev kadını - İST.)
  • Gerçekten göründüğünüz kadar iyi misiniz?
«Ben göründüğümden de iyiyim.»
  • Çok memnun oldum. Size pırıl pırıl, sağlık dolu yıllar dilerim
Beyza SIRDAR (27-Öğr.-İST.)
  • En sevdiğiniz yemek?
«Zeytinyağlı enginar.»
Canan ÖZKAN (23-Memur-İST.)
  • Hangi burçtansınız?
«Yay burcu.»
Münire SAĞIRLI (18-Öğr.-1ST.)
  • Sesinizi duymak için açtım... Sizin hayranınızım.
«Çok teşekkür ederim efendim.»
Fatma TİRYAKİ (15-Öqr.-İST.)
  • Önce Antalya’ya gidiyordunuz, Sonra Bodrum'u seçtiniz. Neden acaba?
«Antalya’da bir motel vardı. Orası yıkıldı. Bizim evden de denize girmek zorlaştı. Onun için efendim.»
Fatma HALİLOĞLU (15 - Öğr. - İST.)
  • Hayatta olmasını istediğiniz tek şey nedir?
«Bütün dünya insanları barış içinde yaşasınlar.»
Cengizhan YELDAN (11 - Öğr. - İST.)
  • Çocukları sever misiniz?
«Çok. Çocuklar bir bahçenin çiçekleri gibidir.»
Ünsal ELBEYLE (25-İşletmeci - İST.)
  • Son zamanlarda beste çalışmalarınız var mı?
«Evet.»
  • Size ithaf ettiğim bir bestem var. Nasıl yollayabilirim.»
«Adresime postalayın.»
Hatice ÇANKAYA (20-Ev kadını - İST.)
  • Hayranınızım.
«Çok teşekkürler.»
Banu OLGAÇ (14-Öğr.-İST.)
  • 'Muhtacım' isimli şarkınızın bir bölümün söyler misiniz?
«Gitme, sana muhtacım...»
Nilgün POLAT (22 - Memur - Ankara)
  • Bodrum’a gidip geliyor musunuz?
«Mayısta gidiyorum. Eylül'de dönüyorum.»
  • Yalnız mı yaşıyorsunuz?
«Yalnız yaşıyorum ama, evde 6 tane yakınım var.»
  • Akrabalarınız mı?
«Hayır, sağ kollarım onlar benim.»
Zeki Müren, şimdiye dek görülmemiş bir sevgi gösterisiyle karşılandı ve kendisini sevenlerin iltifatlarına karşılık verebilmek için bir an olsun telefonun başından ayrılamadı...
Emel BASAR (17-Öğr.-Bandırma)
  • Niye evlenmiyorsunuz?
Ben artık evlenme çağını geçirdim. Ben toplumun malıyım. Milyonların malı olmak daha güzel bir şey »
Kolay BÜYÜKLÜ (13-Öğr.-İST.)
  • Kaç yaşındasınız?
«50 yaşımdayım.»
Kâmile GÜLER (16-Ev kızı-İST.)
Benim için bir şarkı söyler misiniz?
«Ne zaman gelirsen gel başıma taç olursun...»
Yeşim GÜLLÜ (18-Öğr.-İST.)
Şan Müzikholü’nde siz de çıkacak mısınız?
«Hayır canım, müzikal yapmayacağım.»
Saliha ATMACA (24-Ev kızı-Bafra)
  • Yeni yılınızı kutlar, mutluluklar dilerim. Ömrüm sizin olsun paşam. Şu anda önünüzde ne bulunuyor?
«Çok güzel çiçekler, ıhlamur dolu bir bardak ve telefonlar.»
Funda İSKİTOĞLU (13-Öğr.-İST.)
  • Hayranlarınızdanım. Genç kalmanızı neye borçlusunuz?
«Genç kalmamı insanları çok sevmeme borçluyum.»
Sevile TETİKER (34-Ev kadını - İST.)
  • Bodrum konseriniz çok güzeldi. Tekrar edecek misiniz?
«Her yaz tekrarlamak istiyorum.
Tuğba ÖZAL (20-Sekr.-İST.)
  • Evlenmeyi düşünüyor musunuz?
«Ben bütün toplumla evliyim. Eserlerimle evliyim.»
Yasemin ÇOLAKOĞLU (14-Öğr. - İST.)
  • Hiç aşık, oldunuz mu?
«17 yaşımdayken aşık olmuştum. Çok sevmiştim.»
Emine ŞAHİN (16-Ev kızı - İST.)
  • İlk plağınızı kaç yaşında yaptınız? Şimdiye dek kaç filmde oynadınız?
«17 yaşımda ilk plağımı yaptım. 18 senede 18 film yaptım.»
Aysel DEMİR (20-Ev kızı-İST.)
  • Türkiye'de çok büyük, çok kıymetli bir sanatçısınız. Televizyon programına çıktığınızda benim için Hastayım Yaşıyorum' şarkısını söyler misiniz?
«Olur efendim.»
Nurten DEMİRKIRAN (26 - Gelin- likçi-İST.)
  • Gazinoya ne zaman çıkacaksınız?
«Doktorlar müsaade etmiyor. Ama sık sık televizyona çıkacağım.»
  • En çok sevdiğiniz yemek?
«Zeytinyağlı enginar.»
Lale İZZETZADE (12-Öğr.-İST.)
  • Çocukları sever misiniz?
«Hem de çok. Çocuklar sevilmez mi? Onlar evin neşesidir.»
Ali ÖZSÜT (25-İşsiz-İST.)
  • Televizyonda çok başarılıydınız. Ajda'yı çok mu seviyorsunuz?
«Evet. Sahasında kendini yetiştirmiş çok iyi bir star. Tek isim.»
Yavuz KAYA (17-Kuaför-İST.)
  • Evlatlık aldığınız doğru mu?
«Hayır. Fakat bir çok talebe okutuyorum. Onların hepsi evlatlarım sayılır.»
Fatma ÖZDOĞAN (54-Ev kadını - İST.)
  • Sesinizi duydum dünyalar benim oldu. Niçin evlenmediniz? Hayatta bu kadar mirasınız var.
«Önce teşekkür ederim. Kısmet efendim. Ben sanatımla, toplumla evliyim.»
  • Hiç hacca gittiniz mi?
«Hiç gitmedim ama gitmeyi çok istiyorum. İnşallah seneye.»
Ayla DEMİR (21-Hemşire-İST.l
Gençliğinizi neye borçlusunuz?
«İnsanları çok sevmeme.»
Tülay YILMAZ (28-Ev kadını-İST.)
  • Sizin sesiniz dünyada bir tek. Sizi ilk fırsatta tekrar dinlemek, izlemek istiyoruz.
«Çok teşekkürler, inşallah.»
Şener ÇELİK (14-Öğr.-İST.)
  • İlk filminizin adı neydi?
«Beklenen Şarkı.»
Sunay SENYUVA (16-Öğr.-İST.)
  • Şimdi sizi videoda seyrettik. Yılbaşı programınızdan almıştık.
«Çok teşekkür ederim efendim.»
Nükhet DEMİRCAN (31-Hemşire- İST.)
  • Yılbaşı gecesi gönülleri bir kez daha fethettiniz.
«Sağolun, çok teşekkürler, hürmetler.»
Ayla KAHRAMAN (17-Ev kızı - İST.)
  • Sizi çok seviyorum. Yeni plağınız çıkacak mı?
«1,5 ay kadar sonra yeni bir long-plağım çıkacak.»
Ali YÜKSEL (16-Tamirci-İST.)
  • Sevgilerimle... Sizi çok seviyorum.
«Çok teşekkürler efendim.»
Melahat BONCUKLU (55-Ev hanımı-İzmir)
  • Sizin çok eski hayranınızın)... Gölge gibi izliyoruz sizi.
«Çok çok teşekkürler.»
Berrin GÖKALP (21-Ev kızı-İST.)
  • Sinema artistlerinden en çok kimleri seversiniz?
«Türkan Şoray, Kadir İnanır.»
Türkan AYDIN (16-Öğr.-Trabzon)
  • Sanat hayatınıza kaç yılında başladınız?
«1951 yılının yılbaşı gecesinde İstanbul Radyosu konserimle başladım.»
  • İlk filminizin adı nedir?
«Beklenen Şarkı.»
  • Evlenmeyi hiç düşünmediniz mi?
«Hiç düşünmedim. Ben sanatımla evliyim. Bir kişinin malı olmaktansa toplumun malı olmayı tercih ettim.»
Cihan İÇİN (12-Öğr.-İST.)
  • Özel zevklerinizi öğrenebilir miyim?
«Resim yapmak, şiir yazmak, beste yapmak, bir de videoda ciddi filmler izlemek.»
Ahmet KANTUR (16-Öğr.-İST.)
  • İyi günler... Ailece hayranınızız.
«Çok teşekkürler... İyi günler...»
Dursune ELMAS (18-İşçi-İST.)
  • Size neden 'Sanat Güneşi’ diyorlar acaba?
«Sevenlerim layık gördüler. Güzel bir söz değil mi?»
Nuray ELMAS (16-Öğr.-İST.)
  • Hangi takımı tutuyorsunuz?
«Milli Takım.»
Fikret ATA (20-Berber-İST.)
  • Niçin evlenmiyorsunuz?
«Ben o devreyi atlattım. Sanatımla evliyim.»
Leman ALKAN (55 - Ev hanımı - İST)
  • Zeki Bey, sizin ilk şarkınız olan «Bir Muhabbet Kuşusnu her zaman dinlerim.
«Çok teşekkürler efendim.»
  • Sizi ne zaman sahnede göreceğiz?
«Sıhhatim müsait değil. Ama beni sık sık televizyondan izleyebilirsiniz.»
İbrahim AVŞAR (16 - Öğr - İST)
  • Sahneye ne zaman çıkacaksınız?
«Sıhhatim müsait olmadığı için bu mümkün değil.»
Melek DEMİR (30 - Ev kadim - İST)
  • Bülent Ersoy’la ilgili olarak ne düşünüyorsunuz?
«Bu konu beni hiç ilgilendirmiyor.»
Müzeher YÜCELKAN (32 - Ev kadını - İST)
  • Bunca yıldır formunuzu ve başarınızı nasıl korudunuz?
«Sizlere olan sevgim ve disiplinli, düzenli hayatım yüzünden.»
Mergen ERTOK (28 - Ev kadını - İST)
  • Zeki Bey, ilk filminizin adı nedir?
«Beklenen Şarkı.»
  • Hiç tiyatroda rol aldınız mr?
«Evet, 'Çay ve Sempati’ oyununda oynamıştım.»
Türkân ALKAN (35 - Memur - İST)
  • Evlenmeyi hiç düşünmediniz mi?
«Ben sanatımla evliyim efendim.»
  • Bülent Ersoy hakkında ne düşünüyorsunuz?
«Hayatta ilgilenmediğim tek konu.»
Arzu YÜCELKAN (16-Ev kızı-İST.)
  • İlk söylediğiniz şarkının adı nedir?
«Bir Muhabbet Kuşu.»
  • Hiç aşık oldunuz mu?
«Evet, 17 yaşımdayken olmuştum.»
Mehmet AVŞAR (13 - Öğr - İST)
  • En sevdiğiniz şarkınızın ismi nedir?
«Gitme Sana Muhtacım.»
Fatma SEVİMLİ (35 - Memur - İST)
  • Bir şarkı söyler misiniz?
«Gitme sana muhtacım, gözümde yaşım...»
Mehtap GÜN (23 - Ev kadını - Bolu)
  • Yeni yılınız hayırlı ve uğurlu olsun.
«Teşekkürler... Sizin de...»
Hülya PARLAR (17 - Konfeksiyoncu - İST)
  • Şimdiki başarınızı neye borçlusunuz?
«Bu başarımı çok çalışmama, kendimi yenilememe borçluyum.»
Suzan SEYHAN (21 - Memur - İST)
  • Kendi türünüzde takdir ettiğiniz sanatçı var mı?
«Muazzez Abacı, Serap Mutlu Ak- bulut ve Müzeyyen Senar.»
Kerime ATMACA (26 - Ev kızı - Samsun.)
  • Türkiyemiz'in baştacı Zeki Müren’le mi görüşüyorum?
«Çok teşekkürler.»
  • Sizin gibi bir sanatçıya sahip olduğundan hiç bir ülke Türkiye kadar şanslı olamaz.
Naciye AKCAM (32 - Memur - Akhisar)
  • Bir kahkaha atar mısınız?
«Hah hah ha...»
Füsun AKSÜEK (13 - Öğr - K.Maraş)
  • Yazın Bodrum’da oturduğunuz yer neresi?
«Halikarnas'ın yanında canım.»
Nihan SOMER (22 - Müzisyen - Berlin)
  • Hürmetler Zeki Bey. Ben söz yazarıyım. Sizinle görüşebilir miyim?
«Tabii neden Olmasın.»
İpek PINAR (24 - Öğr - İST)
  • En çok sevdiğiniz parça?
«Dost Bildiklerim.»
  • Hafif müzikten en çok sevdiğiniz sanatçılar kim?
«Aida Pekkan ve Erol Evgin.»
  • En çok sevdiğiniz yemek hangisi acaba?
«Zeytinyağlı enginar.»
Ayşe SOYLU (24 - Ev kadını - İST)
  • Bana bir şarkı söyler misiniz?
«Seve seve... Gitme sana muhtacım...»
Yücel KAYIŞKIRAN (19 - Çaycı - İST)
  • Niye hiç evlenmediniz?
«Ben sanatımla evliyim, toplumla evliyim. Bestelerim, şiirlerim benim çocuklarım.»
  • Bülent Ersoy’un durumu için ne diyorsunuz?
«Hayatta ilgilenmediğim tek konu.»
İbrahim ÇELİK (19 - Serbest - İST)
  • Bodrum’da niye o kadar çok kalıyorsunuz?
«Çok seviyorum onun için.»
Semiha GÜZELLİK (22 - Ev hanımı - Ankara)
  • Sizce mutluluk nedir?
«Sıhhattir.»
  • Yakında çocuğum olacak bana bir isim önerir misiniz?
«Kız da olsa, erkek de olsa Eser koyun.»
Melahat ÇALIKOĞLU (55 - Ev kadını - İST)
  • Sizin hastalık derecesinde hayranınızız.
«Çok sağolun. Ne mutlu bana.»
İlknur KURTULUŞ (17 - Ev kızı - İST)
  • Hiç evlenmeyi düşünmüyor musunuz?
«Ben sanatımla evliyim. Toplumun malıyım.»
Zübeyde PEMBE (19 - İşçi - İST)
  • Bana bir şiir okur musunuz?
«Zehretme hayatı bana cananım / Elemlerle dolu benim her anım.»
Sevinç YILMAZ (35 - Ev kadını - İST)
  • 20 sene önce görmüştüm sizi. O yıllardan beri hiç değişmemişsiniz?
«Çok teşekkürler efendim. Hiç değişmeye imkân var mı?»
Suna COŞKUN (27 - Memur - İST)
  • Yılbaşında bize yaşattığınız muhteşem gece için çok teşekkür ederiz size. Siz bizim 'Sanat Gü- neşimiz'siniz. Bana bir şarkı söyler misiniz?
«Çok teşekkür ederim. 'Gitme sana muhtacım’».
Kemal VANLI (23 - Muhasebeci - İST)
  • Bu kadar güzel konuşmanızı neye borçlusunuz?
«Doğuştan efendim. Herhangi bir çalışmam yok.»
Nevin HAKİMOĞLU (18 - Öğr - İST)
  • Yılbaşı gecesi televizyonda çok başarılıydınız. Yeni çalışmalarınız var mı?
«1,5 aya kadar yeni bir long-plağım çıkıyor.»
HÜLYA ÇELİK (21 - Memur - İST)
  • Kadın-Erkek eşitliği hakkında ne düşünüyorsunuz?
«Bir noktada eşittirler. İkisi de insandır. Ama fiziksel yönden eşit değillerdir.»
Sevil GÜLER (20 - Ev kızı - İST)
  • Neden şimdiye kadar evlenmediniz?
«Ben sanatımla evliyim.»
Semiha GÜLYÜZ (20 - Öğr - Kıbrıs)
  • Sizi bulmak ne kadar zormuş. Ne telefonda bulabiliyoruz, ne de konserinize bilet bulabiliyoruz. Sizi çok az görüyoruz.
«Sağolun, var olun. Son üç ayda üç kez televizyona çıktım. Benim için çok yorucu oluyor.»
Levent ŞENYÜZ (22 - Kuyumcu - İST)
  • Sahneyi neden bıraktınız?
«Kalp yetmezliğinden ötürü. Doktorlar sahne heyecanını yasaklıyorlar.»
Sait ÖZDİNÇ (17 - Öğr - Hakkari)
  • Benim için bir şarkı söyler misiniz?
«Gitme sana muhtacım...»
Remziye HACIHALİLOĞLU (14 - Öğr - İST)
  • En çok sevdiğiniz renk?
«Açık pembe, açık mavi.»
Nevin SÜZER (20 - Ev kadını-İST)
  • Ben Antalyalı’yım. Sizin Antalya’da eviniz olduğunu duydum.
«Evet var.»
Muhittin SAĞHIRLI (17 - Öğr - İST)
  • Benim tiyatroya karşı büyük bir tutkum var. Okul tiyatrosunda oynuyorum. Acaba büyük tiyatrolarda nasıl rol alabilirim?
«Sanat güzel bir şey. Tiyatroda okul şart. Ünlü sanatçılardan ders alabilirsiniz.»
Firdevs KARACA (41 - İşçi - Almanya)
  • 6 haftadır Almanya’da bel fıtığından hastanede yatıyorum... Sizin hayranınızım. Ne zaman sesinizi duysam bütün işimi bırakıp sizi dinliyorum. Telefonda sizinle konuşmak benim için mutluluk verici bir olay.
«Çok çok teşekkürler... Durumunuza çok üzüldüm. Allah uzun ömürler versin.»
Arzu DONULUK (13 - Öğr - İST)
  • Yaşınız kaç?

«50.»...(diğer haberler için aşağıdaki linke tıklayın)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kartal Tibet'le Bıyık Üzerine

Bıyık deyip geçmeyin hemen... Burnun hemen dibinde başlayıp üst dudağa paralel siyah bir çizgi çizen «bıyık» dediğimiz nesne cins cinstir, çeşit çeşittir. Kaytan bıyık vardır, pala bıyık vardır, badem bıyık vardır, pos bıyık vardır, douglas bıyık vardır, hatta pis bıyık bile vardır. Anlayacağınız hanımların biçim biçim, renk renk, çeşit çeşit saçları ve dahi saç modelleri varsa, biz erkeklerin de «bıyık» avantajı var. Üstelik bizimki öyle berberdi, kuafördü gibi beklemeli, masraflı değil. Bir makas, küçük bir ayna bıyığınıza istediğiniz biçimi vermek için yeter de artar bile! Şimdi, durup dururken bu bıyık meselesinden söz açışımız elbette sebepsiz değil. Biraz ilerimizde filim çevriliyor. O sahnenin çekimi biter bitmez Kartal Tibet yanımıza gelecek ve onunla «bıyıktan» bahsetmeye başlayacağız. Zihni temrin bizimkisi yani... Evet, sahne bitiyor, Kartal Tibet rejisörden izin alıp yanımıza doğru yürümeye başlıyor. Geldi... oturuyor... KARTAL TİBET VE BIYIK Kartal Tibet’te «bıy...

Turgut Özatay Evlendi

1964 yılını 1965'e bağlayan günlerdeyiz... İstanbul rıhtımına güzel bir Italyan gemisi yanaştı: «San Marco»... Gemiden çıkan turistler Istanbul'ın tarihi anıtlarını, tabiat güzellikleri görmek istiyorlar. Geminin merdivenlerinden iki İtalyan kızı iniyor. Tam o sırada Türk sinema dünyasının ünlü karakter oyuncusu Turgut Özatay da orada bir arkadaşını ziyarete gelmiş. Kızlardan İngilizce bileni Turgut'a, «Ayasofya'ya ne taraftan gidebiliriz?» dîye sordu. Turgut da bu iki turist kıza, «İsterseniz otomobilimle sizi oraya götürebilirim,» cevabını verdi. Biraz sonra üç kişi Ayasofya'nın 1500 yıllık kubbesi altında geziyordu. Genç kızlardan Cinzia Morigi adında olanı Fransızca biliyordu ve Urbino üniversitesinde felsefe doktorası yapıyordu. Cinzia, İtalya'ya gittikten sonra, pek beğendiği Turgut Özatay'a bir teşekkür mektubu yazdı. Turgut bu mektubu arkadaşı Vladimir Krasovsky'ye tercüme ettirdi. Mektuplaşma aylarca, hatta yıllarca devam etti. 1965 geçmi...

Orhan Gencebay'ın Spor Tutkusu

Spor adaleyi güçlendirmekle kalmaz, aynı zamanda beynin bütün fonksiyonlarını da güçlendirir, dolayısı ile iradeyi ve mantığı sağlamlaştırır.» Orhan Gencebay birbirinden ağır halterleri kaldırır, bisiklette pedal çevirip ter atarken, bir yandan da bunları söylüyordu. Sanatçının periyodik spor çalışmasını yaptığı aletli jimnastik salonunda bir yandan resim çekiyor, bir yandan da spor üzerine söyleşiyorduk. Orhan Gencebay, pek çok sinema sanatçısında bile olmayan atletik bir yapıya ve fiziğe sahipti ve bunu sürekli spor yapmaya borçlu olduğunu söylüyordu. Sanatçı sporla çocukluk yıllarından bu yana devam edegelen ilişkisini şöyle anlattı: «Samsun'da ortaokul ve lise sıralarında 5-6 yıl aralıksız vücut estetiği ve güreş çalıştım. Kondisyonum çok iyiydi. O yıllarda biraz da Jiu-Jitsu çalıştım ama, o zamanlar Uzakdoğu sporları ülkemizde henüz çok yeni idi. Bu yüzden o yönde pek fazla gelişemedim. Her zaman çok yürür ve çok koşardım. Bu, sadece bana özge bir davranış değildi....

Fatma Girik'in Çıplaklıktaki Cömertliği

Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi sinemaya da muhtelif yollardan gelinir; gelenlerin çoğu şöhret olup bol paraya kavuşma hayalini içlerinde bir virüs olarak taşıyarak silinip kaybolurlar, bir kısmı daha ilk edimini attığında önündeki bütün kapıları ardına kadar açık bulup zahmetsizce merdivenleri tırmanır; kimi dert çeker, çile çeker ama, direnir, şansını bekar. Şans günün birinde ona gülünce her şey birden ışıldar, şan, şöhret, para, hayranlar onun olur... Fatma Girik’i hangi sınıfa sokabilirsiniz. Bize kalırsa bu klasik sınıflamanın dışındadır Yeşilçam’ın mavi gözlü, açık sözlü Fato’su... Dışındadır, çünkü o şöhret olmak için çile çekmemiştir. Evet, sinemaya figüranlıkla başlamış, «Günahkar Baba» da, «Beş Hasta Var» da figüranlık yapmıştır, ama birden başrole fırlamış ve bir daha oradan aşağıya inmemiştir. Ama ne var, biliyor musunuz? Fatma Girik 'in asıl çilesi o zaman başlamıştır. Yeşilçam'da kadın yıldız öpüşmez, soyunmaz, makyajsız kamera karşısına geçmez, İstanb...

Ajda Pekkan Konuşuyor

Kimisine göre Eurovision yenilgisinin getirdiği bunalımdan kimisine göre aşk ilişkilerindeki çıkmazdan büyük bir bunalıma itilmişti. Kimseyle görüşmek istemiyor, giderek kilo veriyor, gülmeyen yüzü, kuşkulu bakışlarıyla çok zaman bilinçsiz ve yanlış davranışlarda bulunuyordu. Bu sıkıntılı dönemini atiatamayacağım anlayınca her şeyi bırakıp kaçmak istedi. Günün birinde uçağa atladığı gibi Türkiye'den uçup gitti... Bazıları Londra'da olduğunu söylüyordu Ajda'nın... Ama kesin olarak kimsenin bildiği bir şey yoktu. Bir hafta Paris'te görülüyor, sonra Cenevre'de veya Zürih'de olduğundan söz ediliyordu. Beili ki, sıkıntısı, problemleri ülkesini terketmekle geçmemişti. Yerinde duramıyor, bir şeyler arıyor, aradığını bulamıyordu... İşte o günlerde ansızın bir akşam saatinde SES'e telefon etmişti Ajda... «Unutmak ve unutturmak istiyorum. Bıktım, usandım... En az altı ay gelmeyeceğim Türkiye'ye... Müziği seviyorum. 17 yıllık çocuğum benim. Kuşkusuz müzikten...