Ana içeriğe atla

Elvis Presley Ateş Püskürdü

VALENTİNO'YU TAKLİT - Son filmi «Harem Scarum» da bir Arap şeyhini canlandıran Elvis Presley, filmin yöneticisi Gene Nelson ve sekreteriyle senaryo üzerinde konuşurken görülüyor. Elvis Presley, bu filminin çok beğenileceğinden emin...
Rock’n Roll kıralı olarak şöhret yapan Elvis Presley, özel hayatıyla ilgili yazılan gördükçe öfkesinden ne yapacağını bilemiyor. Aktör, geçenlerde bu konuda bir de sert açıklama yaptı.
HAREMDE AMERİKALI BİR ŞEYH! — Elvis Presley, «Harem Scarum» isimli filmde, Rudolph Valentino' nun «Şeyh Ahmet» ini hatırlatan bir tip yaratıyor.
ESKİDEN, gazetecilere nerede raslasa hemen yüzünün ifadesi değişir, dudakları tatlı bir tebessümle aralanırdı. Genç şarkıcı ve aktör Elvis Pres'ley'in nazarlara karşı özel bir sempati beslediğini herkes biliyordu. Fakat çeşitli yayın organlarında kendi hakkında yayınlanan derme çatma yazıların, uydurma beyanatların sayısı arttıkça, genç adamın da kalem erbabına karşı beslediği sevgi gittikçe azaldı. Geçenlerde bir yakın dostuna gazetecileri şikayet eden Elvis Presley:
-«Artık bu uydurma yazılardan bıktım. Aklımın köşesinden geçmeyen düşünce ve hareketleri bana nasıl malettiklerine şaşıyorum,» diyerek dert yandı. «Bu yalanlar yüzünden de gazeteleri okuyamaz oldum. Bir gün bakıyorum beni bir Alman kızıyla evlendirmişler. Ertesi gün babamla kavga ettiğimi yazıyorlar, daha ertesi gün hayranlarım uğruna sevgilimden vazgeçtiğim ballandırıla ballandırıla anlatılıyor. Bunların hepsini tekzip etmeye vaktim de yok. Tabii susmak zorunda kalıyorum.»
Bu konuda Elvis Presley'e hak vermek gerekiyor. Ünlü şarkıcı ve aktör, şöhrete ulaştığı günden beri çeşitli dedikodulardan kendini kurtaramadı. Elvis'ten randevu isteyen gazeteciler, istediklerini elde edemeyince masa başında hayali röportajlar hazırladılar. Böylece bir Elvis efsanesi doğuverdi. İlk günlerde Elvis, gerçeğe uymayan hikayelerden hoşlanıyordu. Hayranlarının bu tip yazıları okumalarının faydalı olacağını ummuştu. Fakat zamanla yazarlar işi azıtınca durum değişti. Artık Elvis Presley, gazetecileri görür görmez yavaşça oradan uzaklaşıyor.
Genç aktör, geçenlerde bir stüdyo sözcüsüne de şöyle bir açıklama yaptı:
-«Gazeteciler benim evlenmeye niyetli olmadığımı söylüyorlar. Tam tersine, ben de ilk fırsatta evlenip bir yuva kurmayı tasarlıyorum. Fakat müstakbel eşimi henüz seçemedim. Hayranlarımın uğruna bekar kaldığımı ileri sürenler de yanılıyorlar. Ben her şeyden önce bir müzisyenim. Bekar veya evli olmamın şöhretime zarar getireceğini sanmıyorum».
Elvis Presley, şöhretinin sönmeye yüz tuttuğuna dair çıkarılan dedikoduları da yalanlıyor:
-«Bugüne kadar çevirdiğim 19 film de çok beğenildi ve her ülkede hasılat rekorları kırdı. Plaklarımın satışı her geçen gün biraz daha artıyor. Bu durumda olan bir kimse için şöhretinin söndüğünü söylemek insafsızlıktan başka bir şey değil.»
Gazeteciler ise bütün kabahati Elvis Presley'in üzerine yüklemeye çalışıyorlar. Onların ifadesine göre, Rock'n Roll kıralı, on seneden beri herkesten kaçmakta, özel hayatını gizlemeye çalışmaktadır. Şöhretli bir sanatçının çekingen tutumu da gazetecileri zaman zaman çeşitli tahminler yürütmeye zorlamaktadır.

Bir tarafta Elvis Presley, haksız ithamlarıyla şöhretini gölgelendiren gazetecilere ateş püskürürken öbür tarafta da gazeteciler, her fırsatta Elvis'i kötülemeye bakıyorlar. Son olarak Gene Nelson'un yönetiminde «Harem Scarum» isimli bir film çeviren Elvis Presley, bu kordelada hayranlarının karşısına Rudolph Valentino'nun «Şeyh Ahmet» ini hatırlatan bir kılıkla çıkacak. Filmin yapımcıları sonuçtan pek ümitli görünüyorlar. Elvis Presley de «Bu filmin başarısı, hakkımda yalanlar uyduran gazetecilere en güzel cevap olacak,» diyor...(diğer haberler için aşağıdaki linke tıklayın)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Emel Sayın Reklam Mı Yapıyor?

Dünya borsalarında en çok konuşulan konu, Amerikan Doları’nın sürekli değer kazanması. Çeşitli ülkelerde ise petrol ürünlerine yapılan zamlar tartışılıyor... Öte yandan, Amerika Uzay Bilimi Laboratuvarları’nda çalışan ilim adamları, uzaydan gelecek tehlikeler varsayımından hareket ederek, geceli gündüzlü araştırmalar yapıyorlar. Dünyada yaşayan milyonlarca insanın sorunları da, ilgilendikleri konular da öylesine birbirinden farklı ki. İşte, size sanat dünyamızın şu günlerde gündeminde olan bir numaralı konusunu açıklayalım. Yüzbinlerce kişinin fısıldadığı sözler: « Emel Sayın ile Selçuk Aslan boşanıyorlar mı?» Gerçek şu ki, ekonomik ve politik sorunlarının keşmekeşliği yanında, şu ihtiyar dünyamız, nice büyük aşklara tanık oldu bugüne kadar. Eğer bizden, Emel Sayın ile Selçuk Aslan ilişkisinin son durumu ile ilgili açıklamalar istiyorsanız, önce şunları söylememiz gerekiyor: Emel Sayın ile Selçuk Aslan arasındaki duygu ilişkisini basit bir sevgi olarak göremeyiz. Daha dün...

Emel Sayın'ı Yeliz Mi Ayırdı?

Güneşli ve sıcak bir mayıs sabahı Suadiye'nin Şendurak Sokağında bulunan 16 numaralı apartmanın 8'nci dairesinin zilini çaldık... Basında çıkan yazılar ve ortalıkta dolaşan söylentilere göre Emel Sayın ile Selçuk Aslan'ın ayrılmaları an meselesiydi... Gerekçe olarak da Yeliz gösteriliyor ve deniliyordu ki: «Selçuk'la Yeliz arasında büyük bir aşk var»... SES Dergisi her olayda olduğu gibi, bu olayda da meselenin gerçek yüzünü verebilmek için bir süre bekledi ve sonunda Emel Sayın’ın kapısını çaldı... Zil sesinden kısa bir süre sonra, kapı açıldı. Pek çok kişinin «Emel Sayın çok perişan... Evinden dışarı adım atmıyor...» dediği Emel Sayın karşımızda duruyordu: «Hoşgeldiniz... Buyurun, içeri girin lütfen...» Henüz sabahın erken saatleri olmasına rağmen farklı görünüyordu Emel Sayın... Gülüyordu... Sabah kahvaltısını çoktan yapmış, erken kalkan kişilere öz bir rahatlıkla çivin içinde dolaşıyordu. Pek çok sanatçının yataklarından ancak öğleden sonra kalktıklarını ...

Zafir Seba Bir Yuvarlakla Ayıbını Kapatacak

“ Bugüne değin hep çıplaktım, zaten şöhretimi de soyunmama borçluyum. Ama bu ne zamana kadar sürer, orası meçhul. İşte ben de bu meçhulün kurbanı olmamak ve sahnelerde kalıcı olabilmek için yepyeni bir karar aldım. Yapacağım uzunçalarla sadece çıplak olmadığımı, sanatçılık yönümün de bulunduğunu kanıtlayacağım. Tüm şöhretimin yarattığı çıplaklık imajını bu uzunçalarla başka yönlere çekeceğim gibi ayıbımı da böylece bir yuvarlak plakla kapatmış olacağım.” Evet, yakında dolduracağı bir uzunçalarla geçmişine bir anlamda set çekeceğini açıklayan Zafir Seba söylüyor bu sözleri. Hani şu gerek sahnede, gerekse fotoğraflarında daima çıplak olarak görülen ve bu nedenle de normal bir giysi ile görsek “Aaa bu o mu acaba?” diyeceğimiz çıplak şarkıcı. Çünkü kendisi şimdiye kadar dikkatleri üstüne vücudunu hiç çekinmeksizin sereserpe gözler önüne sererek çekmiş, halen de öyle sürdürmekte. Ama bundan böyle çıplaklığın uzun ömürlü olamayacağını, bir yandan yaşının geçtiğini, bir yandan da soyunma...

Fikret Hakan İki Aylığına Türkiye'de

Yağmur birden bindirmişti İstanbulun üstüne.. Silicisi çalışmayan bir arabayla tam gaz Yeşilköy'e gidiyorduk. Direksiyon başında Fikret Hakan'ın teyzesi Halide Övet, yanında Fikret'in annesi Belkıs Kırar ve onun yanında Mari adlı bir yakınları.. Geride de Fikret'in arkadaşı Hilmi Kurt ve bizler... Gözlerimiz saatle yol arasında mekik dokuyordu.. Yeşilköy Havaalanına vardıktan 4 dakika sonra taa Amerika'lardan yola çıkıp Paris’lere, Londra'lara, Münih'lere de uğrayan devasa jet uçağı kazasız belasız indi meydana. Sonra «zor dakikalar» başladı bekleyenler için.. Yağmur dinmemişti. Bu yüzden otobüsler uçağa yanaşıyor, yolcuları oradan alıp gümrük kapısının önünde bırakıyorlardı, ilk otobüsten inen yolcular arasında Fikret Hakan yoktu. Başta Fikret'in annesi Belkıs Hanımla teyzesi Halide Hanım olmak üzere hepimiz gözümüzü uçağın merdivenine dikmiş Fikret'i gözlüyorduk. Biz gözleyeduralım, ikinci otobüs de gelip yolcularını boşalttı. Herkes ümidini...

Çıplak Protesto

Son birkaç yıldır büyük gazino sahnelerinde çekilen assolist sıkıntısı yeni şöhretlerin doğmasına sebep oluyor. Dünün uvertür yıldızları, küçük gazinoların skandalsever şöhretleri kısa süreli müzik eğitimlerinden sonra büyük gazinolarda birer birer assolist olarak çıkıyor. Yeni çıkan ve henüz olgunlaşmamış bu şöhretler gözlerini Türk sanat müziğinin tecrübeli assolistleri Emel Sayın ’ın, Muazzez Abacı 'nın, Gönül Yazar ’ın tahtına dikerken zirveye kısa yoldan çıkmak için bazı çevrelere göre hatalı görülen büyük adımları atmaktan da çekinmiyorlar. İşte bu yeni assolistler kervanında en büyük ilgiyi gören ve birçok müzik otoritesine göre geleceği daha parlak olabilecek tek solist olarak gösterilen genç yıldız Seda Sayan 'da düşmek pahasına da olsa büyük adımları atmaktan çekinmiyor. Gazino yönetiminin koyduğu yasaklara aldırış etmeyen Seda Sayan assolistliğin güzel, seksi ve de arzu edilen bir dişi olmakla yakından uzaktan ilgisi olmadığını savunarak kendisini kınayanları prote...